Ana içeriğe atla

Bir Kadeh Rakı

Bir Kadeh Rakıda Fırtına

BİR kadeh rakıda fırtına… Be adamlar hatunlar!.. Muhalefet yapacaksanız şunu adam gibi doğru dürüst yapsanıza. İslamcı iktidar içki konusunda faşizm yapıyormuş… Bu ne gülünç ve ucuz muhalefettir.
Dünyanın bütün Hıristiyan ülkelerinde içki konusunda kısıtlamalar olduğunu bilmiyor musunuz? Biliyorsunuz ama bilmezlikten geliyorsunuz.
Rusya Federasyonunda içkinin millî bir felaket ve bela haline geldiğini bilmiyor musunuz, görmüyor musunuz?
İçmek hürriyeti kısıtlanıyormuş… Ben ise bir Müslüman olarak ülkemin bir meyhane-i kübra haline geldiğinden şikayetçiyim.
Her yerde içki fabrikaları harıl harıl üretim yapıyor.
İçen içene…
Sarhoş sürücülerin yaptıkları kazalar yolları mezbahaya çeviriyor.
Sultanahmette oturuyorum, gece açık pencerelerden evimin içine turistik şarap ve kebap kokuları doluyor.
Siyasî iktidar sigara tüketimini azaltmak için tedbirler aldı… İçki tüketiminin de kısıtlanması gerekmez mi? Türkiye’miz de Rusya gibi alkolik mi olsun istiyorsunuz?
İçki içmeyi, sarhoş olmayı uygarlık mı sanıyorsunuz?
Ulu Paşa çok içermişti… İçti içti içti de ne oldu? Siroz olup ölmedi mi?
Sarhoşluk yüzünden işlenen cinayetleri görmüyor musunuz? Sarhoşların yaptığı trafik kazalarından haberiniz yok mu?
Hastanelerde tedavi görenlerin, yatanların kaçta kaçı içki yüzünden hasta olmuş, biliyor musunuz?
1930’da ABD’de içki yasağı ilan edildiğini elbette biliyorsunuz.
Sizin ne acayip bir hürriyet anlayışınız var. Birtakım bedbaht kadınlara TC başlıklı fahişelik vesikası verilmesine, onlara devletin himayesinde KDV’li, koruma polisli seks köleliği yaptırılmasına hiç karşı çıkmıyorsunuz. Neden?
Bir de kadın haklarından yana çıkarsınız.
Kadına şiddet diye bağırıyorsunuz. Bu şiddetin bir kısmının içkiden ve sarhoşluktan meydana geldiğini niçin görmüyorsunuz?
İçkici beyler, içkici hatunlar!.. Boş gülünç yaygaraları bırakın ve muhalefet yapacaksanız doğru dürüst yapın. Unutmayın ki, halkın çoğunluğu içki içmemektedir.
Onların oylarıyla seçilen bir iktidarın içkiyi kısıtlamasından daha makul bir şey olamaz.
Ulu Paşa taraftarları!.. Siz de bir parti kurun, halk sizi destekler ve iktidar yaparsa içkiyi
teşvik edersiniz, her yerde serbestçe hiçbir kısıtlama olmadan sattırırsınız, çocuklara bile içki içme hakkı tanırsınız…
Müslümanların, İslamcıların içkiyi ve sarhoşluğu kısıtlaması çok normal, çok tabiî bir davranıştır. Bunu anlasanıza.
İçkinin yararı yok, zararı sayılamayacak kadar çok. İçkiden alınan vergilerin on misli, içkinin tahribatını tamire harcanıyor. Alkollü içki tüketimi korkunç bir israfa sebep oluyor.
Para israfı, sağlık israfı. Rusya içki salgınından batabilir.
İçki konusundaki kısıtlamaları alkışlıyorum.
Devlet piyangodan, kumardan elini çekmelidir.
Devlet, TC başlıklı, KDV’li, polis korumalı, yasal fuhşu kaldırmalıdır.
Devletimiz zaten bu konuda (kadınları seks kölesi olarak kullandırmayacağına dair) uluslararası kadın hakları sözleşmesine imza koymuştur. Şu anda bu imzasını çiğnemektedir.
TC başlıklı vesikalarla yaptırılan resmî ve yasal fuhşu protesto etmeyen Kemalist ve çağdaş Feministleri kınıyorum.
İslamcı Feministleri daha çok kınıyorum.
İki yüzlüler!..
06.06.2013

Perşembe, Haziran 6, 2013(Mehmet Şevket Eygi



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur.

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur. Haim Nahum, Osmanlı Bankasından çaldığı paraları İsviçre’ye aktardı. Haim Nahum çaldığı paraların yarısını bir oğlu Bernar Nahum’a diğer yarısını da diğer oğlu Vehbi Koç’a verdi. Bernar Nahum ve Vehbi Koç o rtaklasa BEKO’yu kurdular. Vehbi Koç’un serveti, Osmanlı Parasıdır. ***** “Koç ve Doğramacı ailesini yakın izlemeye almak gerek.. Vehbi Koç kimdir? Bakarsınız ipin ucu Bandırma vapuruna kadar gider.. Bernard Nahum da çok önemli bir isim ve tabii Haim Nahum Efendi de öyle.. Koç deyince bugün akla Mustafa Koç, Rahmi Koç gelse de, aslında Koç ailesinin asıl önemli isimleri Kıraçlar. İnan Kıraç da damat..! Bu Hayim Nahum adı önemli.. Lozan’ın perde gerisindeki Siyonist o.. Türkiye’deki “Arap Düşmanı Kemalist Milliyetçilik”i n sponsoru da O. Daha sonra gitti Nasır’a danışman oldu, Arap Yahudilerini örgütledi ve Türk düşmanı Arap milliyetçiliğin in liderliğini üslendi..! Arap düşmanı Kemalist Türk milliyetçiliği fikrinin arkasında kimler vardı bakın bakal

israil’in 2. cumhurbaşkanı Atatürk’ün hocası Şemsi Efendinin oğlu

SABETAY ve PAKRADUNİ’ ler   Selanikli'nin yakın dostları TSK’nın hazırladığı “Atatürk Köşesi”nde Mustafa Kemal Paşa’nın boyunun 1.74 olduğu yazıyor. Bugüne kadar 1.68 olduğu biliniyordu.. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunu açıklayarak tartışmalara son noktayı koydu. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunun bilinenin aksine 1.68 değil, 1.74 olduğunu açıkladı. Atatürk’ün boyu 1.74 i ken, kilosu 74-76 arası, ayak numarasının da 42 olduğu açıklandı. Siz babasının adının Ali Rıza, annesinin adının Zübeyde olduğunu kabul etmeye devam edin ve tabii Selanik’te doğduğunu da! Resmi tarih iddiasını

Atatürk un SEVGILISI Fikriye nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi.

Hayatı gizemlerle dolu Fikriye’nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi. Yazar Fatih Bayhan tarafından yapılan çalışmada Fikriye’nin aynı zamanda Atatürk’ün imam nikâhlı eşi olduğu ve ondan çocuk aldırdığı iddia ediliyor.  Zübeyde, Makbule, Latife, Fikriye, Sabiha, Ülkü… Atatürk’ün kadınları. Anne, abla, eş, sevgili, evlatlık... Mustafa Kemal’in etrafındaki kadınların her biri ayrı bir araştırma konusu aslında. Latife Hanım ile Atatürk’ün ilişkisi sıradan bir karı-koca münasebeti değildi elbet. Gazi’nin etrafındaki kadınların çoğu güçlüydü şüphesiz. Ama Fikriye’nin durumu farklıydı. Mahzun, acılı, âşık, ihtiraslı, bir o kadar da çocuktu Fikriye. Zaten acılarla örülü hayatı da bunu gösteriyor. Fikriye yitik bir kadındı. Çünkü Atatürk’ün hayatının belki de en gizli kalan parçasıydı.  Atatürk ile Fikriye’nin ilişkisi nasıldı? Fikriye Köşk’te sıradan bir kadın mı yoksa Mustafa Kemal’in kalbindeki en derin yara mıydı? Fikriye intihar mı etti? Atatürk, Fikriye’ye dinî nikâh