Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz 16, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Bu adam(Fidan)Ortadoğudaki bütün planlarımızı bozdu

İSRAİL, ABD, İNGİLTERE, FRANSA, İRAN VE DİĞER SİYONİST MERKEZLER MİT MÜSTEEŞARI HAKAN FİDAN VE TAYYİP ERDOĞANDAN NEDEN RAHATSIZLAR VE NİÇİN SEVMİYORLAR ? *ABD’de yapılan Nükleer Güvenlik Zirvesi’nde Başbakan Tayyip Erdoğan ve Türk heyetine teknik konulardaki rehberliği nedeniyle “nükleer şerpa” olarak adlandırılan 42 yaşındaki Fidan 15sene TSK'da görev aldıktan s onra kendi isteği ile ayrıldı. *Asker kökenli olan Fidan,TSK içindeki derin yapılanmayı bütün kodları ile algılamış ve Müsteşar olduktan sonra etkili operasyonel faaliyetleri ile Ergenekon'un askeri kanadına çok ağır darbeler vurdu. *TSK içindeki sızmaları bütün hatlarıyla bilen Fidan TSK'yı derin ağlarla saran ve PKK'da dahil illegal tüm unsurlarla dirsek teması bulunan Yahudi,Sebetayist kökenli Rütbelilerin listesini çıkartıp suç delillerini bizzat tespit ettirerek etkisiz hale getirdi,Darbe yanlısı Askerlerin direncini kırıp hareket alanını daralttı. *MI5,İnterpool,KGB,Savak(İ ran)El Muhaberat(Suriye)CIA

Siyonizm'in kurucusu Theodor Herzl, yanında Moşe Levi ile kapı kâhyası olduğu halde Sultan'ın huzurundadır.

Yalan Yazan Tarih utansın Abdülhamid, Hahambaşı'na nasıl özür diletmişti? Herzl, bunun olumlu bir cevap olduğunu zannederek sevinecek ve yandaşlarına telgraf çekerek 'bu iş oldu' mesajı gönderecektir. Ancak bu cevap, aslında "olumsuz bir evet" demekti, zira 3 ay sonra Filistin'e ne şekilde girmiş olursa olsun bütün Yahudilerin sınır dışı edilmesini emreden iradenin altında da Abdülhamid'in imzası olacaktı. Mavi Marmara katliamı için İsrail'den beklediğimiz özür, askerî krize dönüşürken, Türkiye'nin B ve C planlarını devreye sokacağını açıklaması ortalığı karıştırdı. Bundan böyle donanmamızın Doğu Akdeniz'de seyrüsefer halinde olacağı açıklaması da malum lobilerde "Türkiye'ye neler oluyor?" sorusunun kuyruğunu tutuşturmuş oldu. Türkiye'ye bir şey olduğu yok, uykudan uyanıyor sadece. Cüceler ülkesindeki Gulliver, uykudan uyandığında kendisini sımsıkı bağlamış bulunan urganları teker teker koparıyor, hepsi bu. Y

Fetva vermeye en cüretkar olanınız, cehenneme (girmeye) en cüretkar olanınızdır. (Darimi)

Türkiye Tarihi Dünden Bugüne Bir Milletin asıl gücü Topu, Tüfeği yahut Tankı değil imanlı ve inançlı Gençliğidir. [Prof. Dr. Necmettin Erbakan] Fatihin Torunları Sizin için Deccâl'dan daha çok, sapık imâmlardan korkuyorum. [İ.Ahmed] Fetva vermeye en cüretkar olanınız, cehenneme (girmeye) en cüretkar olanınızdır. (Darimi) Ümmetim, kötü âlimler, câhil âbidler yüzünden helâk olur. Kötülerin en kötüsü kötü âlimlerdir. İyilerin en iyisi de iyi âlimlerdir. [Dârimî] Ümmetim, kötü din adamlarından çok zarar görecektir. [Hâkim] Fatihin Torunları 1943 yılında dönemin Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Ahmet Hamdi Akseki'nin yazdığı Peygamberimiz Hz. Muhammed'in hayatını anlatan kitabı “Gençliği dindarlığa yönelteceği” gerekçesiyle İnönü tarafından basımına izin verilmedi.. Akseki, kitabının basılması için basın yayın tekelini elinde bulunduran İçişleri Bakanlığı'na müracaatta bulunmuş. Başvuru Matbuat Umum Müdürlüğü'ne gönderilmiş. Başvur

Hırka-i Şerif’

efendimizin [s.a.v.] izinden Şeyh bize saray teklif etti Veysel Karani’nin 57’nci kuşak torunu arkeolog Gülay Köprülü, rahmetli babası Haşim Köprülü’ye çok zengin bir Arap şeyhinin “Hırka-i Şerif’i bize verin, karşılığında size İstanbul Boğazı’nın en güzel yerinde bir saray yaptıralım. Sizin ve ailenizin bundan sonraki geleceğini de teminat altına alalım” dediğini, babasının ise, “Bunu ne siz söylemiş olun ne de ben duymuş olayım. Bu öyle bir hazine ki değeri parayla ölçülmez” diyerek bu teklifi reddettiğini açıkladı.

Atayı Son Tavaf

İLERİCİ ZİHNİETİN MANŞETİ BÖYLEYDİ: “Atayı Son Tavaf” “Millet Dün Sabahtanberi Hıçkırıklar İçinde, Ulu Şefine Son Selâm ve Veda Vazifesini Yapıyor” Tavaf sadece Allah'a yapılır. Basinizdaki tum belalar bu yuzden bir anlayabilseniz

Hz. Muhammed Aleyhisselam bir gün şöyle buyurdu

Yalan Yazan Tarih utansın Hz. Muhammed Aleyhisselam bir gün şöyle buyurdu: "Yazıklar olsun ahir zaman babalarına!" Bunun üzerine ashap sordu: "Yoksa müşrik mi olacaklar?" Peygamberimiz Aleyhisselam şöyle buyurdu: "Hayır, Müslüman kalacaklar; ama çocuklarına dini öğretmeyecek ve hatta çocukları dini öğrenmek istediklerinde onlara engel olacak ve onları dünya malı kazanmaya sevk edeceklerdir. İşte ben böyle babalardan uzağım; onlar da benden uzaktırlar. [Müstedrek'ül-Vesâil, c.2, s.625]

Îmâm-î A’zâm Ebû Hânife

 Îmâm-î A’zâm Ebû Hânife’den... Talebe: ▬ “Eğer Allah, Mü’mine Her Şeyden Daha Sevgili ise, Niçin Mü’min O’na İsyân Ediyor? Seven, Sevdiğinin Emrine İsyân Eder mi...” Âlim (r.a.): ▬ “Evet, Çocuk Babasını Sever Fakât Bâzen Ona Âsi Olur. Mü’min de Böyledir. Her Ne Kadar İsyân Etse de, Allah Ona Her Şeyden Daha Sevgilidir. Şehvet, Zâhir ve Gâliptir, Birçok Şiddetli Arzular Üstün Geldiği İçin, Mü’min Allah’a Âsi Olur. Bir Sultânın İşini Yapan Vâzifeli Kimse, İşini Terk Ederse Karşılığında Çeşitli İşkenceler Görür. Fakât Serbest Bırakılınca, Eğer Gücü Yeterse İşine Döner. Kezâ Kadın, Doğum Esnasında En Büyük Sıkıntılarla Karşılaştığı Hâlde, Aradan Zaman Geçip İyi Olunca Çocuk İstemesi, Bunun Misâlidir...” - el-Âlim ve’l-Müteâllim Zafer Islamin olacak -Kudüs'ü yakıyorlar ! +Banane -Suriye'de ki müslümanları katlediyorlar ! +Banane -Afrika'da açlıktan ölüyorlar ! +Banane -Gezi'de ki ağaçların yerini değiştiriyorlar ! +Aaaaaa hemen yetişin demokrasi

ZEMZEM'İN HAYRETE DÜŞÜREN SIRRI

Japon bilim adamı Dr. Masura Emot Bir damla zemzem suyuna yüz damla normal su karıştırdım. Sonuçta gördüm ki suyun hepsi zemzeme dönüşmüş. Zemzem kristallerinin çan sesinde karardığını, Kur'an-ı Kerim ve ezan sesinde ise parlaklaştığını fark etti.  Zemzem suyunun ezan okunduğunda berraklaştığını ifade eden Japon bilim adamı Dr. Masura Emot, ""Zemzem, çevresinde cereyan eden bütün değişimleri hafızasına alıyor. Yapısı çok farklı. Bu, onu dünyadaki diğer elementlerin efendisi yapıyor" dedi. ZEMZEM'İN HAYRETE DÜŞÜREN SIRRI  Ren Nehri'nin suyundan içen kişinin enerjisinin azaldığını belirleyen Alman bilim adamı Dr. Knut Pfeiffer, bir miktar zemzem bulup içti. 35 dakika sonra da rahatladığını hisseden Dr. Pfeiffer, şaşırtıcı bir gerçekle karşılaştı. Zemzemin mayalama özelliği bulunduğunu, bir bardağının bir kova şebeke suyunu temizlediğini, bu özelliğiyle bile enerji ve şifa kaynağı olduğunu tespit eden Dr. Pfeiffer, "Su her şart altında değişmiyor am

"Senirkent Faciası, 26 Kasım 1946…"

BU NECIP MILLETE SECIM KAZANAMAYAN CHP ZULMÜ ! DÜN ESEK YERINE KOYUP SIRTINA BINIYORLARDI BUGÜN MAKARNACI DEYIP ALAY EDIYORLAR ! Yakın tarihimizde yaşanmış bir "Senirkent Faciası, 26 Kasım 1946…" Kapıdağı’nın üstüne doluşan yağmur yüklü siyah bulutlar o gün Senirkent insanının yüreğini ağzına getirmişti. Esnaf, dükkânlarından dışarı çıkıp, tedirginlikle seyrediyordu gökyüzünü… Kadınlar dam üstünde bekleşir olmuşlardı neticeyi. Hiç hayra alamet değildi, böylesine aniden çöken kara bulutlar… Yukarılarda düşen üç beş damla rahmet, dağın çıplak bedeninden hiç oyalanmadan, aşağılara önü alınmaz sel olarak inerdi hep… Önce gökyüzü patlar, sonra Kapıdağı, bulutlardan aldığı suyu, içine çamurunu ekleyip Senirkent ahalisine, rahmeti, bir öldürücü felaket olarak sunardı, olanca gürültüsüyle! Ama o gün korkulan haber dağdan inmedi. Hükümet konağından çarşıya doğru tırmanan cadde üstünde, söylenerek koşuşan insanların gürültüsü, dağın tepesine noktalanmış kuşku dolu bakışları aşağı çekti

''Kurtuluş Savaşı'' hiç olmamış!?

Lord Kinross'a göre Türkiye'yi İngilizler kurmuş! Lord Kinross'un ''ATATÜRK Bir Milletin Yeniden Doğuşu'' kitabına göre ''Kurtuluş Savaşı'' hiç olmamış!? İmparatorluğun Paylaşılması ACABA ŞİMDİ, Padişahın elindeki Osmanlı İmparatorluğunun kalıntıları ne olacaktı? 1919 yılının Ocak ayında Paris'te toplanan Banş Konferansı, bu İmparatorluğun geleceği üzerinde bir karara varmak amacını güdüyordu. Türkler, mütareke isterlerken, Başkan Wilson'a, kendisinin On Dört İlke'sine -yani self determination (kendi kaderini tayin) ilkesine- uygun bir barış üzerinde görüşmeye hazır olduklarını bildirmişlerdi. İngiltere Dışişleri Bakam Lord Curzon, İngiliz kabinesine şimdi, kendi anlayışına göre bu ilkeye uygun bir çözüm yolu sunmuştu. Böylece, yalnız Osmanlı İmparatorluğundaki Ermeniler ve Araplar gibi Türk uyruklu etnik topluluklara değil, Türklere de kendi kaderini seçme hakkı tanınıyordu. Bağımsız bir Arabistan ve Ermenistan'dan başk

CHP NIN IDDIASI: COK PARTI KAFA KARISTIRIR..TEK PARTI GERCEK DEMOKRASIDIR

ATATÜRK DIKTATÖR MÜ ? CHP NIN IDDIASI: COK PARTI KAFA KARISTIRIR..TEK PARTI GERCEK DEMOKRASIDIR "Yemek yenirken; 'Yarın cumhuriyet ilan edeceğiz!' dedim. Orada bulunan arkadaşlar, hemen düşünceme katıldılar. Yemeği bıraktık. Hemen o dakikada nasıl davranılacağı üzerinde kısa bir program saptadım ve arkadaşları görevlendirdim. Efendiler, görüyorsunuz ki cumhuriyet ilanına karar vermek için Ankara ’da bulunan bütün arkadaşlarımı çağırmaya ve onlarla görüşüp tartışmaya gerek ve gereksinme görmedim.." "Nutuk M.Kemal" Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası Cumhuriyetin oldu bittiye getirilmesinin altında yatan neden, ilk meclisin Mustafa Kemal'in istemediği kararları alabiliyor olmasıydı. Cumhuriyetin ilanıyla birlikte başbakanı dahi kendisi atayacak, bakanları da kendisinin atadığı başbakan seçecekti. Yani meclisin iradesi denen şey artık olmayacaktı. Bu durum, milli mücadelenin Mustafa Kemal'le birlikte diğer mimarları olan Rauf Orbay, Kazım Karabekir ve Ali

Sanki Yedim Camii

Sanki Yedim Camii ve İlginç Hikayesi İstanbul'un Fatih ilçesinde yer alan, Osmanlı döneminden kalma tarihî bir ibadethanedir.Zeyrek mahallesi, Kirbacı Sokağı'nda yer alan caminin yapılış tarihi ve kimin tarafından yaptırıldığı konusunda kesin bir bilgi yoktur. Rivayete göre Keçecizade Hayreddin adında ortahâlli bir esnaf, Osmanlı döneminde padişahların yaptırdığı Selatin camilerini görüp imrenere k, kendisi de bir cami yaptırmayı diler ve bunun için para biriktirmeye başlar. Canı bir şey istediğinde, almayıp; sanki yedim (varsay ki yedim) diyerek parasını ayrı bir yere koyar. 20 yıl boyunca biriktirdiği paralarla küçük de olsa bir cami yaptırır ve caminin adı halk arasında Sanki Yedim Camii olarak anılmaya başlar. Sanki Yedim Camii 

Osmanlı'ya ihanet eden aileyi saran lanet çemberi

Ortadoğu'yu YAKAN Osmanlı İHANETİ Zaman yazarı Mustafa Armağan, köşesine bugün önemli bir tarihi ayrıntıyı taşıdı. Mekke Emiri Şerif Hüseyin'in hayatını ve Osmanlı'ya ihanetini anltan Armağan, Osmanlı'ya ihanetin aileyi nasıl bir lanet çemberine soktuğunu da anlattı. İşte Mustafa Armağan'ın köşesinde yer alan tarihin en çarpıcı hikayelerinden biri: Osmanlı'ya ihanet eden aileyi saran lanet çemberi Kimi İslam ülkelerindeki hareketlilikler uzmanların dilini sonunda çözmüş görünüyor. Yerlisi yabancısı aynı şeyi vurguluyor: Bu olaylar, Osmanlı'nın arkasında bıraktığı büyük boşluğun hâlâ doldurulamadığını gösteriyor. OSMANLI HAYALETİ Mİ KARŞIMIZA ÇIKIYOR Peki Osmanlı Devleti 90 küsur yıl önce tarih sahnesine veda etmemiş miydi? 21. yüzyılda hâlâ Osmanlı'nın tasfiyesinden nasıl söz edilebilir? Yoksa bir hayalet midir karşımıza ikide bir çıkan? Çağdaş Fransız filozofu Jacques Derrida'nın sözünü ettiği türden bir hayalet belki. Filmlerden biliyoruz: Cenazesi

ENVER PAŞA'NIN İTİRAFI

ENVER PAŞA'NIN İTİRAFI II. Abdülhamid 24 Nisan 1909’da tahttan indirildi, vefat ettiği 10 Şubat 1918’de ise Jön Türklere devrettiği, yüzölçümü neredeyse 5 milyon kilometrekareye ulaşan koca imparatorluk kayıplara karışmış sayılırdı. “Hürriyet kahramanı” Enver Paşa’nın 1 Kasım 1918 Cumartesi gecesi saat 23.00’de bir Alman istimbotu ile kurtarmaya kalktığı ülkeden kaçmadan evvel, yaveri Mersinli Cemal Paşa’ya yaptığı şu acı itiraf, İttihatçıların nasıl büyük bir oyuna geldiklerini geç de olsa fark ettiklerini göstermektedir: “Turan yapacaktık, viran olduk. Bizim en büyük günahımız, Sultan Hamid’i anlayamamaktır. Yazık Paşam, çok yazık! Siyonistlere alet olduk ve onların hıyanetine uğradık!”

Eğer Atatürk olmasaydı adınız Yorgo olurdu

Yalan Yazan Tarih utansın Eğer Atatürk olmasaydı adınız Yorgo olurdu . Resimdekilere aldanmayın, onlar top oynarken bacaklarını kaybetmişler. O" OLMASAYDI.... Alpaslan dize getirmeseydi Malazgirtde Bizansi, Rüyada görürdünüz siz Anadolu diye bir vatani.. Dualara layik Allahin güzide bir kulu, "O"olmasaydi zor bulurdunuz o yolu. Soyunuz türediyse Alpaslan sayesinde. "O"olmasaydi kalirdiniz mechullerde.. Osman Bey kurmasaydi Sögütte o kücük beyligi, Ugramazdi aklinizin semtine üc kitanin sahipligi.. Elleriyle dikti imparatorluk cinar fidanini. "O"olmasaydi kim tanirdi türkün suratini? Soyunuz türediyse Osman Bey sayesinde, "O"olmasaydi kalirdi adiniz hikayelerde.. Fatih,fethetmeseydi gemileri sahlandirip Istanbulu, Ayak bastigin yer ya bizansindi ya bir ermeni yurdu.. O olmasaydi babalarimiz belli degilmis.. Peh..! Sordun mu kendine ? Onlar olmasaydi onun babasi nerelerdeymis? O olmasaydi deyip zamana celme takarsin.. Dikkat et..! Ak

PEYGAMBERİMİZ HZ MUHAMMED S.A.V

M.Kamalin PEYGAMBERİMİZ HZ MUHAMMED S.A.V İLE İLGİLİ SÖZLERİ KAYNAKLARIYLA! 1-Muhammed, iptida Allah’ın resulüyüm diyerek ortaya çıkmamıştır; bunu düşünmemiştir. Bu düşünce, senelerce mücadele ettikten ve fikirlerini neşreyledikten sonra kendisinde hasıl olmuştur.1 2-Muhammed’in peygamberliğinin başlangıcına dair birçok eski rivayetler vardır. Bunlar artık efsanelere karışmıştır. Muhammed’in söy lediği süreler uzun bir devirde dini düşüncelerinin ürünü olmuştur.2 3-İçinde yaşadığı insanların manevi menfaati için ve büyük bir hakikat namına mücahedeye atılmış olan Muhammed, sonunda dini bir imparatorluğun mutlak reisi ve bütün dünyaya hakim olmak iddiasını besleyen muharip bir dinin müessisi sıfatı ile ömrünü bitirdi.3 KAYNAK: 1 Nokta Dergisi, 17 Kasın 1985 2 Afet İnan, Atatürk’ün El Yazmaları, 2000’e Doğru Dergisi, 8. sayı, s. 15-16 3 Atatürk’ün El Yazıları, Abdurrahman Dilipak, Bir Başka Açıdan Kemalizm, Beyan Yayınları, s.240 Tarihi ve kimligi dogru olanin kanun ile k

NAMAZ KILAN KİŞİNİN YAPMASI GEREKENLER.

"NAMAZIMIZ GÜZEL OLURSA TÜM İBADETLERİMİZ GÜZEL OLUR" hassasiyeti ve dikkatiyle okuyalım inşaAllah... NAMAZ KILAN KİŞİNİN YAPMASI GEREKENLER. Abdülkadir-i Geylânî (Kuddise Sırruhu) " el- Ğunye li tâlibî tarîkati'l-Hakki Azze ve Celle" isimli eserinde namaz kılan kişinin yapması gerekenleri şöyle sıralamıştır. 1- Önce namaza niyetini düzgünce yapmalıdır. 2- Ka'be'yi tam iki gözünün önünde canla ndırmalıdır. 3- Allâh'u Te'âlâ'nın huzurunda durduğuna yakînen inanmalı ve "O Zat ki ayağa kalktığın zaman seni de, secde edenler arasında dönüp dolaşmanı da görmektedir." (Şu'arâ Sûresi: 218-219) âyet-i kerîmeleri gereği Allâh-u Te'âlâ'nın gözetimde bulunduğu hususunda hiç şüphe etmemelidir. Zaten Hadîs-i şerîfte: " Sen Allâh-u Te'âlâ'ya sanki O'nu görüyormuşçasına ibadet et. Gerçi sen O'nu görmekte değilsen de şüphesiz ki O seni görmektedir" buyrulmuştur.( Abdülkadir-i Geylânî, el- Ğuyne, 2/192; Buhârî,