Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz 27, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

23 Nisan ı çocuklara Atatürk ün armağan etmediğini belirterek,

Doç. Dr. Mehmet Ö. Alkan, 23 Nisan’ı çocuklara Atatürk’ün armağan etmediğini belirterek, “1921’den beri kutlanmakta olan ‘23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı’ ile 1925’ten beri Çocuk Esirgeme Kurumu’nun kutladığı 23 Nisan ‘Çocuk Bayramı’nı “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” olarak birleştiren 1980’de Kenan Evren oldu” dedi. Atatürk’ün ölmeden önce ismini ordu ve kale anlamına gelen “Kamal ” olarak değiştirmesiyle ilgili yaptığı araştırmasıyla dikkatleri üzerine çeken İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Ö. Alkan, Toplumsal Tarih Dergisi’nin Nisan ayı sayısında “23 Nisan’ın Gayri Resmi Tarihi” başlığını verdiği araştırmasında şunları yazdı: 1981’de armağan edildi 23 Nisan, “Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği bayram” olarak geçmektedir. 23 Nisan başlangıçta yalnızca ‘milli bayram’ olarak kabul edilmiştir, çocuk bayramı ile ilgisi yoktur. Bilindiği gibi TBMM 23 Nisan 1920’de açıldı. İlk yıldönümünde, yani 23 Nisan 1921’de açılış günü “mil

Bir Medeniyet Değiştirme Mâcerası...

Yalan Yazan Tarih utansın Bir Medeniyet Değiştirme Mâcerası... Medeniyetin sadece binayla, yolla, köprüyle, barajla, zenginlikle, lüksle, uçakla, trenle, cihaz ve âletlerle olduğunu sananlar medeniyet nedir bilmiyorlar. Bir medeniyetin elbette binaları, yolları, l imanları, barajları olur ama onlar medeniyetin kendisi değil, maddî meyve ve eserleridir. Asıl medeniyet: Adalettir... İlimdir irfandır... Ahlak ve fazilettir... Güvenliktir... Ne güvenliği?.. Can güvenliği, Mal güvenliği... Irz, namus ve nesep güvenliği... Din, inanç, inandığı gibi yaşamak güvenliği... Kimliğini koruyabilme güvenliği... Fizikî ve ruhî sağlığını koruyabilme güvenliği... Halkın aldatıldığı, çeşitli afyonlarla uyuşturulduğu bir yerde gerçek medeniyet yoktur. Ne vardır?.. Medeniyetin karikatürü vardır. Bir toplum zengin edebî ve yazılı bir lisana sahip değilse binayla minayla medenî olamaz. Tarihsiz toplumlar medenî değildir. Yabancılaşmış toplumlar da... Adamın 150 bin dolarlık otomobili, bir milyon

Hasta adam mı Aslan Terbiyecisi mi, Kut ül-Amare Zaferi.

Yalan Yazan Tarih utansın Hasta adam" mı Aslan Terbiyecisi mi, Kut’ül-Amare Zaferi. Karikatürde Kut’ül-Amare'de Türk ordusuna ağır bir şekilde yenilen İngiltere yaralı aslan olarak tasvir edilmiştir. 1914 yılı sonlarında İngiltere, Irak’a asker çıkararak saldırıya geçti. Fazla bir mukavemetle karşılaşmadan ilerleyen General Charles Townshend komutasındaki İngiliz-Hint ordusunu, Albay Sakallı Nureddin Paşa, Selman-ı Pak’t a karşıladı. Bu sırada Mirliva Halil Paşa komutasındaki kolordunun yetişmesiyle General Townshend, etrafı Dicle Nehri ile çevrili Kut’ül-Amare’ye çekilmek zorunda kaldı. Burada Osmanlı ordusu tarafından kuşatılarak kapana kıstırılan kuvvetlerini kurtarmak için İngiliz Genel Karargâhı’nın yaptığı üç taarruz da büyük kayıplar ve fiyaskoyla sonuçlandı. Yaklaşık 5 ay süren kuşatmanın ardından, 29 Nisan 1916’da 5 General, 481 subay ve 13 bin 300 İngiliz-Hint askeri Osmanlı birliklerine teslim oldu. Tarihe, “Kut’ül-Amare Zaferi” olarak geçen savaş sırası

Onlarin teyzesi Bizim TEYZEMIZ

Onlarin teyzesi Bizim TEYZEMIZ  Eli opulecek Anneler

This picture is from Thailand, mashaAllah!

How is your taraweeh going? Let's make it out to the masjid for taraweeh when we can, in'sha'Allah. After all, there's only a few nights left and one of them could be Laylatul Qadr. How awesome would it be if you were to have prayed taraweeh on the Night of Power? This picture is from Thailand, ma'sha'Allah! Allahu Akbar!   This picture is from Thailand, ma'sha'Allah!

Abdülhamid in hanımından Menderes e Oğlum, geçinemiyorum, beni âciz bırakma

Yalan Yazan Tarih utansın Abdülhamid’in hanımından Menderes’e ‘Oğlum, geçinemiyorum, beni âciz bırakma' Sultan İkinci Abdülhamid'in hanımı Müşfika Kadınefendi, 26 Ekim 1954'te Başbakan Adnan Menderes'e yazdığı mektupta "Oğlum, örtülü ödenekten her ay 200 lira maaşım var ama artık geçinemiyorum. Mümkünse bir miktar ilâve yapın ve beni âciz şekilde yaşamaktan kurtarın" demiş ve aylığına 50 lira zam yapılmıştı.. İşte o Mektup; “Sayın Başvekil, Ben, Osmanlı hanedanının son hükümdarlarından II. Abdülhamid’in dördüncü zevcesiyim. O devrin ebediyen kapandığına kail (razı olmuş) bulunmaktayım. Devir kapanırken, mezkûr hanedana mensup olanlar hasbelicap (durumun gereği olarak) memleketi terketmek mecburiyetinde kaldılar. Ben, ol bâbdaki (o konudaki) kanunun bahşettiği müsaadelerden bilistifade (istifade ederek) şefik milletimin âgûşuna (merhametli milletimin kucağına) sığınarak sevgili milletimi terketmeyip daimî surette onun sâye-i himayesinde (himayesi altı

THK SUÇ İŞLİYOR, HEM HALKIN FİTRE VE ZEKATINI YAKIYOR

CUMHURİYET SAVCILARINI GÖREVE ÇAĞRIYORUZ. THK SUÇ İŞLİYOR, HEM HALKIN FİTRE VE ZEKATINI YAKIYOR, HEMDE HALKIN DİN İŞLERİNE MÜDAHALE EDEREK SUÇ İŞLİYOR. Bunlara Verilebilinir  1- Fakirler, 2-Miskinler, 3-Zekât işinde çalışanlar, 4- Müellefe-i Kulub, 5-Köleler, 6-Borçlular, 7-Allah yolunda çalışanlar, 8- Yolcular (Tevbe sûresi, Âyet: 60) Bunlardan hepsine veya birine ya da bir kaçına zekât verilebilir.

Sufi islamic Song Ruhunuzu dinlendirin

Ottoman Music - Sufi islamic Song (الدولة العثمانية) Nasheed I... Ottoman Music - Sufi islamic Song (الدولة العثمانية) Nasheed Ilahi

Atatürk ün MAL varligi okuyun pek bir sey yok

Altında Atatürk’ün İmzası Olan İsmet İnönü’nün 12 Haziran 1937 Cumartesi Günü Türkiye Büyük Millet Meclisinde Milletvekillerine Okuduğu, Altında Atatürk’ün İmzası Olan, Ölümden Sonra Devlete Bıraktığı Mal Varlığı (coluk yok cocuk yok) (Meclis Zabtı: Devre 5, Cilt 19, İştima 2, 75.İntikat) ÇİFTLİKLER -Ankara Orman Çiftliği -Yağmur Baba, Balgat, Macun, Güvercinlik, Tahar, Etimesut, Çakırlar Çiftliklerinden vucüd bulmuş orman Çiftliği -Yalova, Millet ve Balçacı Çiftlikleri -Silifke de Tekir ve Şovalye Çiftlikleri -Dört yolda Portakal bahçesiyle Karabasamak Çiftliği -Tarsusta Piloğlu Çiftliği -582 çeşitli meyve bahçeleri -700 dönüm fidanlıklar; buralarda meyveli ve meyvesiz muhtelif yaşlarda ve çeşitlerde 650.000 fidan vardır. -400 dönüm Amerika Asma Çiftliği; burada 560.000 kök bağ çubuğu vardır. -220 dönüm bağ vardır. Burada 58.000 bağ omcası vardır. -375 dönüm çeşitli sebze yetiştirmeye elverişli bahçe vardır. -220 dönüm 6.600 ağaçlı zeytinlik vardır. -17 dönüml

Şalcı bacı da şapka kanununa muhalefet suçlamasıyla idam edildi

Şalcı bacı`da şapka kanununa muhalefet suçlamasıyla idam edildi İstiklâl Mahkemeleri’nde birçok insanın şapka yüzünden asıldığı bilinir ama biri var ki onun hikâyesine akıl sır erdiremiyor insan. 24 Kasım 1925‘te Kahramanmaraş’ta kurulan 23 darağacında bir de kadın vardır: Şalcı Şöhret Bacı. Erzurum’da yetim çocuklarına bakmak için el işi şal örüp çarşıda satan bir annedir o. Devlet birden şapka g iymeyi emredince, yayılan dedikodularla birlikte Maraş halkı protesto amacıyla şehir merkezine doğru yürüyüşe geçer. O esnada kadınlar hamamından çıkan Şöhret Bacı’ya “Senin oğlanlar hükümeti taşa tutuyor, git onlara sahip ol.” der biri. Fevri bir kadındır Şalcı Bacı. Bohçasıyla hamamdan dışarı fırladığı gibi hükümet konağının önüne gider. Asker ve halk arasında sürtüşme olduğunu görünce evlatlarını aramaya başlar. Bulamayınca, oğullarını askerlerin teslim aldığını düşünür. Annelik duygusuyla bağırarak bohçasındaki takunyaları askerlere fırlatır ve şapka hakkında kötü sözler sarf eder. Ne ol

CUMHURİYET'İN İLK YILLARINDAN GÜNÜMÜZE BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI

CUMHURİYET'İN İLK YILLARINDAN GÜNÜMÜZE BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI. izlemek lazim Fatihin Torunları CUMHURİYET'İN İLK YILLARINDAN GÜNÜMÜZE BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI.mutlaka izleyin dinleyin Başörtüsünün siyasi simge olduğunu söylüyorlar! Siyasi simge değil ama, siyasi simge olsa bile bu ülkede siyasi simge suç mudur? Bazı fakültelerin koridorlarında en uçuk siyasi görüşlerin ve partilerin afişleri asılı… Bunlar neden suç değil, suçsa neden yasaklanmıyor!                                              " analarimiz bacilarimiz bas tacimiz " İmâm-ı Gazâlî hazretleri buyurmuştur ki: “Kadınların-kızların; başları, saçları, kolları, bacakları açık olarak sokağa çıkmaları harâm olduğu gibi, ince, süslü, dar, hoş kokulu elbise ile çıkmaları da harâmdır. Böyle çıkmalarına izin veren, râzî olan ana-babası, kocası veya kardeşi de, onun günâhına ve azâbına ortak olurlar.” [ Kimyâ-yı saâdet ]

YEŞİLÇAM FİLMLER DİN İLE ALAY ETTİLER VE İZLETTİRDİLER

Yalan Yazan Tarih utansın YEŞİLÇAM FİLMLER DİN İLE ALAY ETTİLER VE İZLETTİRDİLER YEŞİLÇAM FİLMLER DİN İLE ALAY ETTİLER VE İZLETTİRDİLER ÜÇKAĞITÇI DİN ADAMI PORTRESİ, CUMHURİYET PROJESİDİR... Tiyatro ve sinema sanatçısı Ali Sürmeli, "Üçkağıtçı' din adamı portresi Cumhuriyet'in projesi"dir dedi. "Din adamları toplumdan dışlandı" diyen Sürmeli Zaman'da yer alan röportajında şunları söyledi: "Yeşilçam'ın "yalancı, üçkağıtçı din adamı" portreleri Cumhuriyetin projesiydi . İstenmiyordu, onun için o roller öyle yazılıyor, oynanıyordu. Araştırmayan insanlara hacı-hoca takımı böyledir dendi. Din adamları toplumdan dışlandı. İyi ki sinema vardı da, o günlerde nasıl bakıldığını, algılandığını görebiliyoruz

İsrailliler İngiliz General Allenby yi niçin sever?

İsrailliler İngiliz General Allenby'yi niçin sever? İsraillilerin General Allenby sevgisi, İsrail devletini kuran İngilizlere duydukları minnetin sonucudur.. Tel Aviv’e gidenler, ana caddesi Allenby Street’i görmüşlerdir.. İsrail yönetimi, başkentin ana caddesine Kudüs Fatih’i İngiliz General Edmund Henry Hynman Allenby’nin adını niçin verdi acaba? İsrail ile Ürdün arasında akan Şeria Nehri üzerindeki geçiş noktasında bulunan köprünün adı da Allenby Köprüsü’dür. Bu yazımda, İsraillilerin General Allenby sevgisi üzerinde duracağım. GENERAL ALLENBY Tarihle ilgilenenler elbette bilir, İngiliz General Edmund Henry Hynman Allenby’nin kim olduğunu: 23 Nisan 1861 doğumlu İngiliz mareşali Allenby, Sandhurst'deki Kraliyet Askeri Okulu'nda eğitim gördü. Birinci Dünya Savaşı'nda Filistin ve Suriye'deki İngiliz harekâtını yönetti. 9 Aralık 1917'de Kudüs'ü zapt ederek "Kudüs Fatihi" ünvanını aldı. Böylece Kudüs, 730 yıl sonra yeniden Hıristiyanların eli

Sana vahyedilen Kitab ı oku ve namazı kıl

ANKEBUT 45 2 dakikalik guzel bir video bakalim insaallah Fatihin Torunları ANKEBUT 45. (Resûlüm!) Sana vahyedilen Kitab’ı oku ve namazı kıl. Muhakkak ki, namaz, hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah’ı anmak elbette (ibadetlerin) en büyüğüdür. Allah yaptıklarınızı bili Zafer Islamin olacak http://www.tarihimiz.info

Dersim deki uçuşlarım daha heyecanlı olmuştur... İnsan evvela bombalarını atıyo

Atatürk 'ün manevi kızlarından pilot Sabiha Gökçen asıl adı H atun Sebilciyan (Ermeni) "Kürt Tarihi" dergisinin yeni sayısında, kayıtlara "dünyanın ilk kadın savaş plilotu ve ilk Türk kadın pilot" olarak geçen Atatürk'ün manevi kızı Sabiha Gökçen'in, Dersim  bombardımanına ilişkin anlatımlarına da yer verildi. Dergi, Gökçen'in, Tan gazetesine yaptığı açıklamada dile getirdiği " Dersim'deki uçuşlarım daha heyecanlı olmuştur... İnsan evvela bombalarını atıyor, bunlar bittikten sonra  canlı hedef  görürse makineli tüfeğe müracaat ediyor. Dersim'deki ilk bombardımanın heyecanını unutamam " sözlerine yer verdi. OLAY YARATACAK SÖZLER Oral Çalışlar, Radikal'deki köşesinde, yayın yönetmenliğini Mesut Yeğen'in yaptığı "Kürt Tarihi" dergisinin aralık-ocak tarihli dördüncü sayısında yer alan bazı dosyaları duyurdu. Çalışlar'ın, derginin  Dersim  olaylarına ilişkin dosyasına da yer verdiği yazısın

Kırım Türkleri kelepçelenerek Ruslara teslim edilecekleri başka bir İngiliz kampına, Dellach a nakledildiler.

Yalan Yazan Tarih utansın TEK PARTI DIKTATÖRLÜGÜNÜN KIRIM TÜRKLERINI GÖZ KIRPMADAN,VICDANLARI SIZLAMADAN KURBAN VERISI! MUTLAKA OKUYUN KARDESLERIM! GÖZLERINIZ AGLAMAYI UNUTACAK,VICDANLARINIZ KAHROLACAK ! Tarih bildiğini sanarak olayları ve kişileri değerlendirenler bildikleri tarihle bu gayriresmi tarih arasındaki farkı görsün.Görsün de, başkalarına öğüt vereceklerine kendileri öğrensin tarihi. Ilkokul sıralarından bu yana ezberledikleri içi boş kavramların, sloganların, hatta atasözlerinin bile ne kadar gerçek ne kadar gerçek dışı olduğunu da öğrensinler. Dünyanın yarısını harabeye çeviren, çoğu sivil yaklaşık 50 milyon insanın hayatını kaybetmesine sebep olan 2. Dünya Savaşındayız.. Savaşa girmeyen Türkiye'de, başta Tek Parti döneminin yayın organı Cumhuriyet gazetesinin Nazizme övgüler yağdıran başyazarı Nadir Nadi olmak üzere bazı yazarlar, devlet adamları ve politikacıların Almanların yanında savaşa girmemizi savunan yazılar yazdıkları, demeçler verdikleri günlerde

BİR MİLLETE YAPILACAK EN BÜYÜK KÖTÜLÜK, ONUN DİLİYLE OYNAMAKTIR.

DÜŞÜNEMİYORUM, ÖYLEYSE ÇAĞDAŞIM! Önce araştırmanın sonucunu verelim: ABD 71.681 Almanya 70.400 Japonya 44.224 İtalya 31.762 Fransa 30.193 S.Arabistan 13.579 Türkiye 7.260... Bu rakamlar ne? İlköğretim okullarında okutulan ders kitaplarının içerdiği kelime ve kavram sayısı... Araştırmayı yapan: Ankara üniversitesi TÖMER Dil Öğretim Merkezi... İlkokulu bitiren bir Amerikan çocuğu 70 bin kelime öğreniyor... Aynı yaştaki bir Türk çocuğu ise 7.000 kelime... Biz büyükler de Amreika'nın edebiyatını, bilimini, tekniğini kıskanıyoruz. Adamlar yapmış abi... ''BİR MİLLETE YAPILACAK EN BÜYÜK KÖTÜLÜK, ONUN DİLİYLE OYNAMAKTIR.'' Bu söz Goethe'ye aitti galiba. Sözün doğruluğundaki dehşete bakın ki, onu türkçeye çevirince: 'Adamın kucağına oturup diliyle oynamak' gibi bir anlam çıkıyor. Neden? Çünkü lisan'ı katlettiler. Ve bağırıyorlar: Yaşasın harf devrimi! Üstad Necip Fazıl diyor ki: -Bu işin saikini, amilini, illetini bir müessire bağlayamamamın sebebi ne

Ali Şükrü beyi tuzağa düşürüp kancıkça ve namussuzca şehit ettirenleri lanetliyorum.

Mehmet Şevket Eygi 1 Ekim 2012 1. Trabzon milletvekili büyük vatansever, şerefli ve haysiyetli insan merhum Ali Şükrü beyi tuzağa düşürüp kancıkça ve namussuzca şehit ettirenleri lanetliyorum. 2. Merhum İskilipli Âtıf Efendiyi, savcı hapis cezası istemişken, idam cezasına mahkum ettirip asan katmerli ve gaddar zalimleri lanetliyorum. 3. Türkiye Müslümanlarının din, inanç, inandığı gibi yaşamak  hak ve hürriyetlerini ayaklar altına alıp, dinî kurumlarını kapatıp yasaklayan, on binden fazla camiyi, mescidi, medreseyi, tekkeyi, vakıf binasını satan, kiraya veren, yıktıran, harap eden zalimleri lanetliyorum. 4. Ezan-ı Muhammedî okunmasını yasaklayıp, okuyanlara cani muamelesi yapıp zindanlara atan, işkence eden zihniyeti kınamaların en keskini ile kınıyorum. 5. Türkiye Müslümanlarını, atalarının mezar taşlarını okuyamayacak kadar kara cahil bırakanlara lanet ediyorum. 6. Suçsuz ve mâsum ulemaya, fukahaya, meşayihe zulm edenleri, onları mahkemelerde sündürüp zindanlarda çürütenleri, sürgüne

Asıl medeniyet: Adalettir... İlimdir irfandır... Ahlak ve fazilettir... Güvenliktir...

Yalan Yazan Tarih utansın Bir Medeniyet Değiştirme Mâcerası... Medeniyetin sadece binayla, yolla, köprüyle, barajla, zenginlikle, lüksle, uçakla, trenle, cihaz ve âletlerle olduğunu sananlar medeniyet nedir bilmiyorlar. Bir medeniyetin elbette binaları, yolları, limanları, barajları olur ama onlar medeniyetin kendisi değil, maddî meyve ve eserleridir. Asıl medeniyet: Adalettir... İlimdir irfandır... Ahlak ve fazilettir... Güvenliktir... Ne güvenliği?.. Can güvenliği, Mal güvenliği... Irz, namus ve nesep güvenliği... Din, inanç, inandığı gibi yaşamak güvenliği... Kimliğini koruyabilme güvenliği... Fizikî ve ruhî sağlığını koruyabilme güvenliği... Halkın aldatıldığı, çeşitli afyonlarla uyuşturulduğu bir yerde gerçek medeniyet yoktur. Ne vardır?.. Medeniyetin karikatürü vardır. Bir toplum zengin edebî ve yazılı bir lisana sahip değilse binayla minayla medenî olamaz. Tarihsiz toplumlar medenî değildir. Yabancılaşmış toplumlar da... Adamın 150 bin dolarlık otomobili, bir milyon do