Ana içeriğe atla

Fetva vermeye en cüretkar olanınız, cehenneme (girmeye) en cüretkar olanınızdır. (Darimi)

Bir Milletin asıl gücü Topu, Tüfeği yahut Tankı değil imanlı ve inançlı Gençliğidir.

[Prof. Dr. Necmettin Erbakan]


Fatihin Torunları
Sizin için
Deccâl'dan daha
çok, sapık
imâmlardan
korkuyorum.
[İ.Ahmed]

Fetva vermeye en cüretkar olanınız, cehenneme (girmeye) en cüretkar olanınızdır. (Darimi)

Ümmetim, kötü
âlimler, câhil
âbidler
yüzünden helâk
olur. Kötülerin
en kötüsü kötü âlimlerdir.
İyilerin en iyisi
de iyi
âlimlerdir.
[Dârimî]

Ümmetim, kötü
din
adamlarından
çok zarar
görecektir.
[Hâkim]




1943 yılında dönemin Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Ahmet Hamdi Akseki'nin yazdığı Peygamberimiz Hz. Muhammed'in hayatını anlatan kitabı

“Gençliği dindarlığa yönelteceği”

gerekçesiyle İnönü tarafından basımına izin verilmedi..

Akseki, kitabının basılması için basın yayın tekelini elinde bulunduran İçişleri Bakanlığı'na müracaatta bulunmuş.

Başvuru Matbuat Umum Müdürlüğü'ne gönderilmiş. Başvurudan uzun süre bir cevap alamayan Akseki, bir mektup yazarak kitabın neden basılmadığını sormuş.

CHP'nin bir bürokratı olan dönemin Matbuat Umum Müdürü Vedat Nedim Tör, Akseki'nin sorularına 17 Mayıs 1943 tarihinde 653 sayılı mektupla cevap vermiş..
Kitabın neden basılmadığı anlatılan mektupta, şu ifadelere yer verilmiş

“Muhterem Efendim. Mektubunuzu aldım. Biz her ne şekil ve surette olursa olsun memleket dâhilinde dini neşriyat yapılarak dini bir atmosfer yaratılmasına ve gençlik için dini bir zihniyet fideliği vücuda getirilmesine taraftar değiliz. Zat-ı âlilerinin herkesçe de müsellim olan ilim ve faziletinize hürmetkârız.
Ancak günün bu kâmil neşriyata tahammülü olmadığını siz de takdir edersiniz.”

İşte CHP döneminde dine bakış bu şekilde..

CHP’nin döneminde Türkiye'de din aleyhinde istenildiği gibi yazılabilir ve din adamlarına istenildiği kadar hakaret edilebilir.
Fakat din lehinde?
Hayır..

Hasan Karakaya

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur.

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur. Haim Nahum, Osmanlı Bankasından çaldığı paraları İsviçre’ye aktardı. Haim Nahum çaldığı paraların yarısını bir oğlu Bernar Nahum’a diğer yarısını da diğer oğlu Vehbi Koç’a verdi. Bernar Nahum ve Vehbi Koç o rtaklasa BEKO’yu kurdular. Vehbi Koç’un serveti, Osmanlı Parasıdır. ***** “Koç ve Doğramacı ailesini yakın izlemeye almak gerek.. Vehbi Koç kimdir? Bakarsınız ipin ucu Bandırma vapuruna kadar gider.. Bernard Nahum da çok önemli bir isim ve tabii Haim Nahum Efendi de öyle.. Koç deyince bugün akla Mustafa Koç, Rahmi Koç gelse de, aslında Koç ailesinin asıl önemli isimleri Kıraçlar. İnan Kıraç da damat..! Bu Hayim Nahum adı önemli.. Lozan’ın perde gerisindeki Siyonist o.. Türkiye’deki “Arap Düşmanı Kemalist Milliyetçilik”i n sponsoru da O. Daha sonra gitti Nasır’a danışman oldu, Arap Yahudilerini örgütledi ve Türk düşmanı Arap milliyetçiliğin in liderliğini üslendi..! Arap düşmanı Kemalist Türk milliyetçiliği fikrinin arkasında kimler vardı bakın bakal

israil’in 2. cumhurbaşkanı Atatürk’ün hocası Şemsi Efendinin oğlu

SABETAY ve PAKRADUNİ’ ler   Selanikli'nin yakın dostları TSK’nın hazırladığı “Atatürk Köşesi”nde Mustafa Kemal Paşa’nın boyunun 1.74 olduğu yazıyor. Bugüne kadar 1.68 olduğu biliniyordu.. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunu açıklayarak tartışmalara son noktayı koydu. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunun bilinenin aksine 1.68 değil, 1.74 olduğunu açıkladı. Atatürk’ün boyu 1.74 i ken, kilosu 74-76 arası, ayak numarasının da 42 olduğu açıklandı. Siz babasının adının Ali Rıza, annesinin adının Zübeyde olduğunu kabul etmeye devam edin ve tabii Selanik’te doğduğunu da! Resmi tarih iddiasını

Atatürk un SEVGILISI Fikriye nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi.

Hayatı gizemlerle dolu Fikriye’nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi. Yazar Fatih Bayhan tarafından yapılan çalışmada Fikriye’nin aynı zamanda Atatürk’ün imam nikâhlı eşi olduğu ve ondan çocuk aldırdığı iddia ediliyor.  Zübeyde, Makbule, Latife, Fikriye, Sabiha, Ülkü… Atatürk’ün kadınları. Anne, abla, eş, sevgili, evlatlık... Mustafa Kemal’in etrafındaki kadınların her biri ayrı bir araştırma konusu aslında. Latife Hanım ile Atatürk’ün ilişkisi sıradan bir karı-koca münasebeti değildi elbet. Gazi’nin etrafındaki kadınların çoğu güçlüydü şüphesiz. Ama Fikriye’nin durumu farklıydı. Mahzun, acılı, âşık, ihtiraslı, bir o kadar da çocuktu Fikriye. Zaten acılarla örülü hayatı da bunu gösteriyor. Fikriye yitik bir kadındı. Çünkü Atatürk’ün hayatının belki de en gizli kalan parçasıydı.  Atatürk ile Fikriye’nin ilişkisi nasıldı? Fikriye Köşk’te sıradan bir kadın mı yoksa Mustafa Kemal’in kalbindeki en derin yara mıydı? Fikriye intihar mı etti? Atatürk, Fikriye’ye dinî nikâh