Ana içeriğe atla

İstanbul Boğazı nı Birleştirecek Tüp Geçit Projeleri 1,5 Asır Önce Yapılmıştı

Proje sahibi benim ATAM

Sultan İkinci Abdülhamid Han'ın ''Tünel-i Bahrî'' (Tüp Geçit) Projesi

İstanbul'da ulaşım, tarih boyunca hep büyük bir mesele olarak gündemde kalmıştır. İki kıtayı ayıran boğazın bir şekilde geçirilmesi bu meselenin odak noktasını teşkil etmiştir. Haliç kısmında ulaşım daha az maliyete sahip gemi ve köprülerle sağlanmışsa da boğaz kısmında ulaşım bu kadar kolay olmamıştır. Buharlı gemilerin devreye girmesiyle bir nebze rahatlayan boğaz ulaşımı, daha sonraları demiryolu ve kara vasıtalarının artmasıyla köprü ihtiyacını ortaya çıkarmıştır. Bu sebeple boğazın iki yakasını birbirine bağlayacak köprü ve tünel(tüp geçit) çalışmaları tarih boyunca ve bilhassa son yüzyılda gündemden hiç düşmemiştir.

İlk Köprü Projesi

Bu çalışmaların ilki, köprü olarak 1500 yıllarında Leonardo da Vinci tarafından Sultan İkinci Bayezid Han'a sunulmuştur.Bu projede Haliç üzerine bir köprü düşünülmüş,ayrıca bir açılır kapanır köprünün de Boğaz'a yapılması teklif edilmiştir.Uzun yıllar böyle bir proje hayata geçmemiş,ancak 1836 yılına gelindiğinde Haliç'te ilk köprü hizmete girmiştir.

İstanbul Boğazı'nı Birleştirecek Tüp Geçit Projeleri 1,5 Asır Önce Yapılmıştı

Köprü projelerinden başka Osmanlı Devleti'nde deniz içinden ulaşımı sağlayacak çalışmalar da yapılmış,Sarayburnu ile Üsküdar arasında bir tüp geçit(tünel-i bahrî, cisr-i enbûbî) inşaası için çok sayıda proje çizilmiştir.

Arşivlerimizde bulunan ilk tüp geçiit projesi teklifi, Galata ve Pera arasındaki tünelin mühendisi Euqene Henri Gavand tarafından yapılmıştır. Henri Gavand, şimdiki Karaköy-Galata tüneli işletmeye açıldıktan bir sene sonra, 1876'da Osmanlı hükümetine Boğaziçi'nde, Sarayburnu ve Üsküdar arasında bir tüp geçit projesi sunmuştur.

Sarayburnu-Üsküdar arasının tüp geçitle bağlanması için ikinci proje ise 1891 yılında Fransız S.Preault tarafından sunulmuştur.

Sultan İkinci Abdülhamid Han'ın ''Tünel-i Bahrî'' (Tüp Geçit) Projesi

Üçüncü bir proje olarak yine Sultan İkinci Abdülhamid Han zamanında,Üsküdar ile Sarayburnu arasına bir tüp geçit yapılması yenidenn ele alınmış,üç Amerikalı mühendis,Frederic E. Strom,Frank T. Lindman ve John A. Hilliker taraflarından yeni bir proje hazırlanmıştır.

Tüp geçit projesi,Sultan İkinci Abdülhamid Han'ın büyük bir fedekarlıkla yürüttüğü imar faaliyetlerinin bir devamı olan, fakat tahttan indirilmesiyle yarıda kalan birçok projeden sadece birisidir.

Bu projelerden de görülecektir ki yapımı devam eden tüp geçit projesini Osmanlı Devleti bir buçuk asra yakın bir zaman öncesinden yaptırmıştır.

Kaynak:Boğaziçi'ne Tüp Geçit;Sultan İkinci Abdülhamid Han'ın Tüp Geçit(Tünel-i Bahrî) Projeleri,Ömer Faruk Yılmaz,2010




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur.

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur. Haim Nahum, Osmanlı Bankasından çaldığı paraları İsviçre’ye aktardı. Haim Nahum çaldığı paraların yarısını bir oğlu Bernar Nahum’a diğer yarısını da diğer oğlu Vehbi Koç’a verdi. Bernar Nahum ve Vehbi Koç o rtaklasa BEKO’yu kurdular. Vehbi Koç’un serveti, Osmanlı Parasıdır. ***** “Koç ve Doğramacı ailesini yakın izlemeye almak gerek.. Vehbi Koç kimdir? Bakarsınız ipin ucu Bandırma vapuruna kadar gider.. Bernard Nahum da çok önemli bir isim ve tabii Haim Nahum Efendi de öyle.. Koç deyince bugün akla Mustafa Koç, Rahmi Koç gelse de, aslında Koç ailesinin asıl önemli isimleri Kıraçlar. İnan Kıraç da damat..! Bu Hayim Nahum adı önemli.. Lozan’ın perde gerisindeki Siyonist o.. Türkiye’deki “Arap Düşmanı Kemalist Milliyetçilik”i n sponsoru da O. Daha sonra gitti Nasır’a danışman oldu, Arap Yahudilerini örgütledi ve Türk düşmanı Arap milliyetçiliğin in liderliğini üslendi..! Arap düşmanı Kemalist Türk milliyetçiliği fikrinin arkasında kimler vardı bakın bakal

israil’in 2. cumhurbaşkanı Atatürk’ün hocası Şemsi Efendinin oğlu

SABETAY ve PAKRADUNİ’ ler   Selanikli'nin yakın dostları TSK’nın hazırladığı “Atatürk Köşesi”nde Mustafa Kemal Paşa’nın boyunun 1.74 olduğu yazıyor. Bugüne kadar 1.68 olduğu biliniyordu.. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunu açıklayarak tartışmalara son noktayı koydu. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunun bilinenin aksine 1.68 değil, 1.74 olduğunu açıkladı. Atatürk’ün boyu 1.74 i ken, kilosu 74-76 arası, ayak numarasının da 42 olduğu açıklandı. Siz babasının adının Ali Rıza, annesinin adının Zübeyde olduğunu kabul etmeye devam edin ve tabii Selanik’te doğduğunu da! Resmi tarih iddiasını

Atatürk un SEVGILISI Fikriye nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi.

Hayatı gizemlerle dolu Fikriye’nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi. Yazar Fatih Bayhan tarafından yapılan çalışmada Fikriye’nin aynı zamanda Atatürk’ün imam nikâhlı eşi olduğu ve ondan çocuk aldırdığı iddia ediliyor.  Zübeyde, Makbule, Latife, Fikriye, Sabiha, Ülkü… Atatürk’ün kadınları. Anne, abla, eş, sevgili, evlatlık... Mustafa Kemal’in etrafındaki kadınların her biri ayrı bir araştırma konusu aslında. Latife Hanım ile Atatürk’ün ilişkisi sıradan bir karı-koca münasebeti değildi elbet. Gazi’nin etrafındaki kadınların çoğu güçlüydü şüphesiz. Ama Fikriye’nin durumu farklıydı. Mahzun, acılı, âşık, ihtiraslı, bir o kadar da çocuktu Fikriye. Zaten acılarla örülü hayatı da bunu gösteriyor. Fikriye yitik bir kadındı. Çünkü Atatürk’ün hayatının belki de en gizli kalan parçasıydı.  Atatürk ile Fikriye’nin ilişkisi nasıldı? Fikriye Köşk’te sıradan bir kadın mı yoksa Mustafa Kemal’in kalbindeki en derin yara mıydı? Fikriye intihar mı etti? Atatürk, Fikriye’ye dinî nikâh