Ana içeriğe atla

Fatih Sultan Mehmet! sınıfta hiç akıllı durmaz,önünde oturan çocuklara

Edep Yâ Hû
Fatih Sultan Mehmet! sınıfta hiç akıllı durmaz,önünde oturan çocuklara kalem batırır, bağırır çağırır hocası akşemsettin bir şey dediği zaman “sen bana bişey diyemezsin ben padişahın oğluyum” diye tehdit ederdi.
Akşemsettin artık bu durumdan rahatsız ama bir okadarda çaresizdi. Padişahın karşısına bu konu hakkında gitmekten haya ediyordu.Padişaha çocuğunu şikayet etmek düşüncesi ona çok ağır geliyordu. Birgün artık herşeyi göze alıp padişahın huzuruna çıktı ve olanları ona sıkılarak anlattı. Padişah durum karşısında bir müddet düşündü ve o müthiş planını akşemsettinin kulağına usulca açıkladı. Aman yarabbi bu ne plandı, mümkün değildi bu planı uygulamak.Akşemsettin plan konusundaki rahatsızlığını padişaha ilettiysede padişah onu dinlemedi ve bu iş olacak dedi. Ertesi gün yine ders ortamında ve yine Fatih Sultan Mehmet yaramazlık yapıyordu. Akşemsettinin uyarısına yine aynı tehdit cevabını verdiği sırada padişah ansızın kapıyı açıp içeri girdi.

Bu olay karşısında akşemsettin hiddetlenerek padişaha bağırdı ve bir tokat atarak, bu şekilde sınıfa giremeyeceğini izin istemesi gerektiğini söyleyerek derhal dışarı çıkmasını istedi.
Padişah mahçup bir şekilde boynunu bükerek özür diledi ve dışarı çıktı. Olaylar karşısında
Fatih Sultan Mehmetin nutku tutulmuş ne yapacağını şaşırmıştı. Güvendiği babası tokat yemişti.Fatih Sultan Mehmet allak bullak olmuştu.

Az sonra kapı vuruldu ve padişah mahçup bir şekilde içeri özür dileyerek girdi.
plan muhteşem işlemişti....

O günden sonra Fatih Sultan Mehmet asla yaramazlık yapmadı.Çünkü güvendiği dağlar kar almıştı artık...

İşte Akşemsettinin kulağına fısıldanan muhteşem plan, işte çocuk eğitimi.İşte onlar, işte biz....

Koskoca padişah sırf çocuğunu terbiyesi için gözünü kırpmadan tokat yemeği göze almıştı...

bizler boyle bi ecdat in torunlariyiz ama gel gorki sahip cikamiyoruz gecmisimize ...BİRİ KALDIRIR SAÇINI ZÜPPELER GİBİ BİRİ SAKAL BIRAKIR NE OLDUĞU BELLİ DEĞİL BİRİ DÜŞÜK BEL PANTOLON GİYER G..TÜ GÖRÜNÜR...osmanlı torunlarıyız kenidinize gelin ya mide bulandıryorsunuz...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur.

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur. Haim Nahum, Osmanlı Bankasından çaldığı paraları İsviçre’ye aktardı. Haim Nahum çaldığı paraların yarısını bir oğlu Bernar Nahum’a diğer yarısını da diğer oğlu Vehbi Koç’a verdi. Bernar Nahum ve Vehbi Koç o rtaklasa BEKO’yu kurdular. Vehbi Koç’un serveti, Osmanlı Parasıdır. ***** “Koç ve Doğramacı ailesini yakın izlemeye almak gerek.. Vehbi Koç kimdir? Bakarsınız ipin ucu Bandırma vapuruna kadar gider.. Bernard Nahum da çok önemli bir isim ve tabii Haim Nahum Efendi de öyle.. Koç deyince bugün akla Mustafa Koç, Rahmi Koç gelse de, aslında Koç ailesinin asıl önemli isimleri Kıraçlar. İnan Kıraç da damat..! Bu Hayim Nahum adı önemli.. Lozan’ın perde gerisindeki Siyonist o.. Türkiye’deki “Arap Düşmanı Kemalist Milliyetçilik”i n sponsoru da O. Daha sonra gitti Nasır’a danışman oldu, Arap Yahudilerini örgütledi ve Türk düşmanı Arap milliyetçiliğin in liderliğini üslendi..! Arap düşmanı Kemalist Türk milliyetçiliği fikrinin arkasında kimler vardı bakın bakal

israil’in 2. cumhurbaşkanı Atatürk’ün hocası Şemsi Efendinin oğlu

SABETAY ve PAKRADUNİ’ ler   Selanikli'nin yakın dostları TSK’nın hazırladığı “Atatürk Köşesi”nde Mustafa Kemal Paşa’nın boyunun 1.74 olduğu yazıyor. Bugüne kadar 1.68 olduğu biliniyordu.. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunu açıklayarak tartışmalara son noktayı koydu. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunun bilinenin aksine 1.68 değil, 1.74 olduğunu açıkladı. Atatürk’ün boyu 1.74 i ken, kilosu 74-76 arası, ayak numarasının da 42 olduğu açıklandı. Siz babasının adının Ali Rıza, annesinin adının Zübeyde olduğunu kabul etmeye devam edin ve tabii Selanik’te doğduğunu da! Resmi tarih iddiasını

Atatürk un SEVGILISI Fikriye nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi.

Hayatı gizemlerle dolu Fikriye’nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi. Yazar Fatih Bayhan tarafından yapılan çalışmada Fikriye’nin aynı zamanda Atatürk’ün imam nikâhlı eşi olduğu ve ondan çocuk aldırdığı iddia ediliyor.  Zübeyde, Makbule, Latife, Fikriye, Sabiha, Ülkü… Atatürk’ün kadınları. Anne, abla, eş, sevgili, evlatlık... Mustafa Kemal’in etrafındaki kadınların her biri ayrı bir araştırma konusu aslında. Latife Hanım ile Atatürk’ün ilişkisi sıradan bir karı-koca münasebeti değildi elbet. Gazi’nin etrafındaki kadınların çoğu güçlüydü şüphesiz. Ama Fikriye’nin durumu farklıydı. Mahzun, acılı, âşık, ihtiraslı, bir o kadar da çocuktu Fikriye. Zaten acılarla örülü hayatı da bunu gösteriyor. Fikriye yitik bir kadındı. Çünkü Atatürk’ün hayatının belki de en gizli kalan parçasıydı.  Atatürk ile Fikriye’nin ilişkisi nasıldı? Fikriye Köşk’te sıradan bir kadın mı yoksa Mustafa Kemal’in kalbindeki en derin yara mıydı? Fikriye intihar mı etti? Atatürk, Fikriye’ye dinî nikâh