Ana içeriğe atla

Gezi Denemesinin Arkası Gelecektir

MEHMET ŞEVKET EYGİ/MİLLİ GAZETE

Gezi Denemesinin Arkası Gelecektir

GEZİ kalkışması bir deneme idi. Denediler… Birinci raundu kaybettiler, amaçlarına ulaşamadılar. Bu oyunu burada bitirmeyecekler, bu denemeden ders almış olarak, daha tecrübeli olarak yeni krizler çıkartacaklardır. Bundan kimsenin zerre kadar şüphesi olmamalıdır. Bu iş burada bitmiştir sananlar büyük zarara ve yenilgiye uğrayabilir.
***
GEZİ kalkışmasının kendi kendine oluşmuş mâsum ve haklı bir gençlik ve halk hareketi olduğuna samimî şekilde inananlarla tartışmanın faydası olmaz. Onlara derin gerçekleri anlatamazsınız.
***
GEZİ’nin arkasında ABD, AB, İsrail ve ismini vermeyeceğim komşu bir devletin bulunduğundan şüphe edilmemelidir.
***
GEZİ hadiseleri çok iyi planlanmış psikolojik bir savaştır.
***
M. Kemal Paşa zamanında böyle bir kalkışma olsaydı derhal sıkıyönetim ilan edilir, İstiklal Mahkemeleri kurulur, sanıklara avukat tutma hakkı verilmez, kısa zamanda idam kararları verilir, bu kararlar Yargıtaya intikal ettirilmez ve mahkumlar palas pandıras idam edilirdi.
***
M. Kemal Paşa zamanında olsaydı, kadın pilot Hatun Sebilciyan (Sabiha Gökçen) uçağına biner ve isyancıların üzerine bombalar atardı.
***
Millî Şef İsmet zamanında böyle geziler meziler kalkışmalar hay huylar yapılamazdı. Yapanlar olursa sıkıyönetim mıkıyönetim, tabutluk işkenceleri, şiddetli bastırmalar, sindirmeler olurdu.
***
27 Mayıs 1960 darbesinden sonra halk toplanıp askerî idareyi protesto etseydi acaba ne olurdu? Düşünmek bile istemiyorum. Çok fena yaparlardı.
***
Bugünkü iktidar, gezicilerin üzerine biber gazı ve tazyikli su sıkmış… Yapılabileceklerin en hafifini yapmış… Gazın ve suyun yanına biraz da parfüm eklemiş olsaydılar daha iyi ve kokulu olurdu. Zira Taksim Gezisi burun direklerini kıracak şekilde sidik ve kazurat kokuyormuş.
***
Gezici kadınlardan biri Gezi alanında soyunmuş ve bikini mayo ile teşhircilik yapmış. Böyle bir şey Atatürk zamanında yapılamazdı. Çünkü o zamanlar bikini mayo henüz icat edilmemişti. Kemalist rejim böyle şeylerdi kaldırmazdı. Fena çarpardı.
***
Meydan okuyor ve soruyorum: Ne M. Kemal, ne İsmet, ne Cemal Gürsel, ne 12 Mart 1971, ne Kenan Evren zamanlarında Türkiyede bugünkü kadar demokrasi, hürriyet, hukuk, serbestlik olmuştur. Bîtaraf ve ehliyetli bir jüri huzurunda aksini ispat eden çıkarsa yazı hayatıma son vereceğim.
28.06.2013

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur.

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur. Haim Nahum, Osmanlı Bankasından çaldığı paraları İsviçre’ye aktardı. Haim Nahum çaldığı paraların yarısını bir oğlu Bernar Nahum’a diğer yarısını da diğer oğlu Vehbi Koç’a verdi. Bernar Nahum ve Vehbi Koç o rtaklasa BEKO’yu kurdular. Vehbi Koç’un serveti, Osmanlı Parasıdır. ***** “Koç ve Doğramacı ailesini yakın izlemeye almak gerek.. Vehbi Koç kimdir? Bakarsınız ipin ucu Bandırma vapuruna kadar gider.. Bernard Nahum da çok önemli bir isim ve tabii Haim Nahum Efendi de öyle.. Koç deyince bugün akla Mustafa Koç, Rahmi Koç gelse de, aslında Koç ailesinin asıl önemli isimleri Kıraçlar. İnan Kıraç da damat..! Bu Hayim Nahum adı önemli.. Lozan’ın perde gerisindeki Siyonist o.. Türkiye’deki “Arap Düşmanı Kemalist Milliyetçilik”i n sponsoru da O. Daha sonra gitti Nasır’a danışman oldu, Arap Yahudilerini örgütledi ve Türk düşmanı Arap milliyetçiliğin in liderliğini üslendi..! Arap düşmanı Kemalist Türk milliyetçiliği fikrinin arkasında kimler vardı bakın bakal

israil’in 2. cumhurbaşkanı Atatürk’ün hocası Şemsi Efendinin oğlu

SABETAY ve PAKRADUNİ’ ler   Selanikli'nin yakın dostları TSK’nın hazırladığı “Atatürk Köşesi”nde Mustafa Kemal Paşa’nın boyunun 1.74 olduğu yazıyor. Bugüne kadar 1.68 olduğu biliniyordu.. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunu açıklayarak tartışmalara son noktayı koydu. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunun bilinenin aksine 1.68 değil, 1.74 olduğunu açıkladı. Atatürk’ün boyu 1.74 i ken, kilosu 74-76 arası, ayak numarasının da 42 olduğu açıklandı. Siz babasının adının Ali Rıza, annesinin adının Zübeyde olduğunu kabul etmeye devam edin ve tabii Selanik’te doğduğunu da! Resmi tarih iddiasını

Atatürk un SEVGILISI Fikriye nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi.

Hayatı gizemlerle dolu Fikriye’nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi. Yazar Fatih Bayhan tarafından yapılan çalışmada Fikriye’nin aynı zamanda Atatürk’ün imam nikâhlı eşi olduğu ve ondan çocuk aldırdığı iddia ediliyor.  Zübeyde, Makbule, Latife, Fikriye, Sabiha, Ülkü… Atatürk’ün kadınları. Anne, abla, eş, sevgili, evlatlık... Mustafa Kemal’in etrafındaki kadınların her biri ayrı bir araştırma konusu aslında. Latife Hanım ile Atatürk’ün ilişkisi sıradan bir karı-koca münasebeti değildi elbet. Gazi’nin etrafındaki kadınların çoğu güçlüydü şüphesiz. Ama Fikriye’nin durumu farklıydı. Mahzun, acılı, âşık, ihtiraslı, bir o kadar da çocuktu Fikriye. Zaten acılarla örülü hayatı da bunu gösteriyor. Fikriye yitik bir kadındı. Çünkü Atatürk’ün hayatının belki de en gizli kalan parçasıydı.  Atatürk ile Fikriye’nin ilişkisi nasıldı? Fikriye Köşk’te sıradan bir kadın mı yoksa Mustafa Kemal’in kalbindeki en derin yara mıydı? Fikriye intihar mı etti? Atatürk, Fikriye’ye dinî nikâh