Ana içeriğe atla

İmam Nevevi 50 Hadis

 Yeni yazı dizisi  Her gün Beş Hadis

Bölüm -1
HADİS BİR 

عن أمـيـر المؤمنـين أبي حـفص عمر بن الخطاب رضي الله عنه ، قال : سمعت رسول الله صلى الله عـليه وسلم يـقـول : ( إنـما الأعـمـال بالنيات وإنـمـا لكـل امـرئ ما نـوى . فمن كـانت هجرته إلى الله ورسولـه فهجرتـه إلى الله ورسـوله ومن كانت هجرته لـدنيا يصـيبها أو امرأة ينكحها فهجرته إلى ما هاجر إليه ). 
رواه إمام المحد ثين أبـو عـبـد الله محمد بن إسماعـيل بن ابراهـيـم بن المغـيره بن بـرد زبه البخاري الجعـفي،[رقم:1] وابـو الحسـيـن مسلم بن الحجاج بن مـسلم القـشـيري الـنيسـابـوري [رقم :1907] رضي الله عنهما في صحيحيهما اللذين هما أصح الكتب المصنفه. 


Emirü’l-Mü’minin Ebu Hafs Ömer b. Hattap (ra)’den şöyle demiştir. Rasulullah (sav)’dan işittim, şöyle buyuruyordu: Ameller niyetlere göredir. Herkese ancak niyet ettiği vardır. Kimin hicreti Allah’a ve Rasulüne ise

onun hicreti Allah’a Rasulunedir. Kimin de hicreti eline geçireceği bir dünya veya nikah yapacağı bir kadına ise hicreti, hicret ettiği şeyde son bulur. 

Bu hadis: Her biri hadisçilerin imamı olan Ebu Abdullah Muhammed b. İsmail b. İbrahim b. Muğıre, Berdizbe el-Buhari el cu'fi ile Ebul Hüseyin Müslim b. Haccac el Kuseyri en-Neysaburi Musannef kitanplarının en sahihi olan sahihlerinden rivayet ettiler.

HADİS İKİ 


عن عمر رضي الله عنه أيضا ، قال : بينما نحن جلوس عـند رسـول الله صلى الله عليه وسلم ذات يوم اذ طلع علينا رجل شديد بياض الثياب ، شديد سواد الشعر لا يرى عليه أثـر السفر ولا يعـرفه منا احـد. حتى جـلـس إلى النبي صلي الله عليه وسلم فـأسند ركبـتيه إلى ركبتـيه ووضع كفيه على فخذيه، وقـال: " يا محمد أخبرني عن الإسلام ". 

فقـال رسـول الله صـلى الله عـليه وسـلـم :(الإسـلام أن تـشـهـد أن لا إلـه إلا الله وأن محـمـد رسـول الله وتـقـيـم الصلاة وتـؤتي الـزكاة وتـصوم رمضان وتـحـج البيت إن اسـتـطـعت اليه سبيلا). 

قال : صدقت. 

فعجبنا له ، يسأله ويصدقه ‍‍‍‍‍‍‍‍‍‍‌‌‌؟ 
قال : فأخبرني عن الإيمان . 

قال : أن تؤمن بالله وملائكته وكتبه ورسله واليوم الاخر وتؤمن بالقدر خيره وشره . 

قال : صدقت . 

قال : فأخبرني عن الإحسان . 

قال : ان تعبد الله كأنك تراه ، فإن لم تكن تراه فإنه يراك . 

قال : فأخبرني عن الساعة . 

قال : "ما المسؤول عنها بأعلم من السائل " 

قال : فأخبرني عن أماراتها . 

قال : " أن تلد الأم ربتها ، وان ترى الحفاة العراة العالة رعاء الشاء يتطاولون في البنيان" 

ثم انطلق ، فلبثت مليا ،ثم قال :" يا عمر أتدري من السائل ؟" 

قلت : "الله ورسوله أعلم ". 

قال : فإنه جبريل ، اتاكم يعلمكم دينكم "رواه مسلم [ رقم : 8 ]. 


Ömer b. el-Hattab (ra)’dan şöyle demiştir: Bir gün biz Rasulullah (sav)’ın yanında iken birden baktık ki elbisesi bembeyaz , saçları simsiyah, üzerinde yolculuk alameti olmayan biri karşımıza çıkageldi. Onu bizden kimse tanımıyordu. Nihayet Peygamber (sav )’in yanına oturdu. Dizlerini dizlerine dayadı, iki avucunu iki uyluğu üzerine koydu ve “Ya Muhammed, İslam hakkında bana haber ver” dedi.Rasulullah (sav): “İslam; Allah’dan başka ilah olmadığına ve Muhammed (sav)’in Allah’ın Rasulü olduğuna şahitlik etmen, namazı dosdoğru kılman, zekatı vermen, Ramazan’da oruç tutman ve yoluna gücün yeterse Beyti (Kabe’yi) haccetmendir” buyurdu. Adam: “Doğru söylüyorsun” dedi. Biz onun hem peygambere soru sorup hemde cevap vermesine taaccüb ettik. Adam: “İman hakkında da bana haber ver” dedi. Rasulullah(sav): İman; Allah’a Meleklerine, Kitaplarına, Peygamberlerine, ahiret gününe iman etmendir. Kadere, hayrına ve şerrine de iman etmendir” dedi. Adam: “Doğru söylüyorsun” dedi ve “İhsan; hakkında bana bilgi ver” diye yine sordu. Rasulullah (sav): “ihsan; sanki görüyormuşsun gibi Allah’a ibadet etmendir. Her ne kadar sen O’ nu görmüyorsan da, O seni görüyor” buyurdu. Adam: “Doğru söylüyorsun” dedi ve “Kıyamet hakkında bana haber ver” diye tekrar sordu. Rasulullah (sav): (Bu konuda) sorulan sorandan daha alim değildir” diye cevap verdi. Adam: “Öyle ise kıyametin alametlerinden haber ver” dedi. Rasullah (sav): “Cariyenin efendisini doğurması, yalınayak sırtı çıplak fakir davar çobanlarının bina yaptırmada yarıştıklarını görmendir” diye cevap verdi. Hz Ömer (anlatmaya devam ederek) şöyle dedi: Sonra adam gitti. Rasulullah (sav) bir müddet öyle durdu, sonra bana “ya Ömer,soran kimdir biliyor musun? dedi. Ben: “Allah ve Rasulü daha iyi bilir” dedim. Rasulullah (sav): “O, Cibril’dir. Size dininizi öğretmek için gelmişti” buyurdu. 

Bu hadisi Müslim rivayet etmiştir.
 

HADİS ÜÇ 


عن أبي عـبد الرحمن عبد الله بن عـمر بـن الخطاب رضي الله عـنهما ، قـال : سمعت رسول الله صلى الله عليه وسـلم يقـول :( بـني الإسـلام على خـمـس : شـهـادة أن لا إلـه إلا الله وأن محمد رسول الله ، وإقامة الصلاة ، وإيـتـاء الـزكـاة ، وحـج البيت ، وصـوم رمضان ) رواه البخاري [ رقم : 8 ] ومسلم [ رقم : 16 ]. 

Ebu Abdir-Rahman Abdullah b. Ömer b. El-Hattap'dan. Şöyle demiştir: Resulullah (sav)'dan işittim şöyle buyurdu: İslam beş şey üzerine kurulmuştur. Allah'tan başka ilah olmadığına, Muhammed'in onun kulu ve Resulu olduğuna şahitlik etmek, namazı dosdoğru kılmak, zekati vermek, Beyti (Kâbe'yi) haccetmek, Ramazan'da oruç tutmak. 

Bu hadisi Buhari ve Müslim tahriç etmiştir.
 

HADİS DÖRT 


عن أبي عبد الرحمن عبد الله بن مسعـود رضي الله عنه ، قال : حدثنا رسول الله صلي الله عليه وسلم – وهو الصادق المصدوق - :( إن أحـدكم يجمع خلقه في بطن أمه أربعين يوما نطفه ، ثم يكون علقة مثل ذلك ، ثم يكون مـضغـة مثل ذلك ، ثم يرسل إليه الملك ، فينفخ فيه الروح ، ويـؤمر بأربع كلمات : بكتب رزقه ، واجله ، وعمله ، وشقي أم سعيد ؛ فوالله الـذي لا إلــه غـيره إن أحــدكم ليعـمل بعمل أهل الجنه حتى ما يكون بينه وبينها إلا ذراع فيسبق عليه الكتاب فيعـمل بعـمل أهــل النار فـيـدخـلها . وإن أحدكم ليعمل بعمل أهل النار حتي ما يكون بينه وبينها إلا ذراع فــيسـبـق عليه الكتاب فيعمل بعمل أهل الجنة فيدخلها ) رواه البخاري [ رقم : 3208 ] ومسلم [ رقم : 2643 ]. 

Ebu Abdir-Rahman Abdullah b. Mesud (ra)'dan şöyle demiştir: Doğru söyleyen ve doğruluğu tasdik olunan Resulullah (sav) bize şöyle anlattı: Sizlerden herbirinizin yaratılışı ana rahminde nutfe olarak 40 günde toplanır. Sonra aynen öyle (kırk günde) alâka olur. Sonra aynen öyle et parçası olur. Sonra oraya bir melek gönderilir. O na ruhu üfler. Ve şu dört kelimeyi: Rızkını, ecelini, amelini, şaki mi yoksa said mi olacağını yazması emredilir. Kendinden başka ilah olmayana yemin ederim ki sizden biri cennet ehlinin amelini işler, o hale gelir ki, kendisi ile cennet arasında bir arşın kalır. Derken yazgı onun önüne geçer, cehennem ehlinin amelini işlerde cehenneme girer. Yine sizden biri cehennem ehlinin amelini işler. O hale gelir ki kendisi ile cehennem arasında bir arşın kalır. Derken yazgı onun önüne geçer. Cennet ehlinin amelini işlerde cennete girer. 

Bu hadisi Buhari ve Müslim rivayet etmiştir.
 

HADİS BEŞ 


عن ام المؤمنين أم عبد الله عـائـشة رضي الله عنها ، قالت : قال رسول الله صلي الله صلى الله عليه وسلم (من أحدث في أمرنا هـذا مـا لـيـس مـنه فهـو رد ). رواه الـبـخـاري [ رقم : 2697 ] ، ومسلم 
[ رقم :1718 ]. 
وفي رواية لمسلم : ( مـن عـمـل عـمـلا لـيـس عـلـيه أمـرنا فهـو رد ).
 

Mü'minlerin annesi Ümmü Abdullah Aişe (ra)'den şöyle demiştir. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: Kim bizim bu işimize (dinimize) sonradan birşey ihdas ederse o reddolunur. 

Bu hadisi Buhari ve Müslim rivayet etmiştir. Müslim'in diğer bir rivayetinde ise şöyle denilmiştir. Her kim emrimize uygun olmayan amel yaparsa reddolunur.
 



http://gercektarihdeposu.blogspot.com/
“İslam; Allah’dan başka ilah olmadığına ve Muhammed (sav)’in Allah’ın Rasulü olduğuna şahitlik etmen, namazı dosdoğru kılman, zekatı vermen, Ramazan’da oruç tutman ve yoluna gücün yeterse Beyti (Kabe’yi) haccetmendir”http://gercektarihdeposu.blogspot.com

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur.

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur. Haim Nahum, Osmanlı Bankasından çaldığı paraları İsviçre’ye aktardı. Haim Nahum çaldığı paraların yarısını bir oğlu Bernar Nahum’a diğer yarısını da diğer oğlu Vehbi Koç’a verdi. Bernar Nahum ve Vehbi Koç o rtaklasa BEKO’yu kurdular. Vehbi Koç’un serveti, Osmanlı Parasıdır. ***** “Koç ve Doğramacı ailesini yakın izlemeye almak gerek.. Vehbi Koç kimdir? Bakarsınız ipin ucu Bandırma vapuruna kadar gider.. Bernard Nahum da çok önemli bir isim ve tabii Haim Nahum Efendi de öyle.. Koç deyince bugün akla Mustafa Koç, Rahmi Koç gelse de, aslında Koç ailesinin asıl önemli isimleri Kıraçlar. İnan Kıraç da damat..! Bu Hayim Nahum adı önemli.. Lozan’ın perde gerisindeki Siyonist o.. Türkiye’deki “Arap Düşmanı Kemalist Milliyetçilik”i n sponsoru da O. Daha sonra gitti Nasır’a danışman oldu, Arap Yahudilerini örgütledi ve Türk düşmanı Arap milliyetçiliğin in liderliğini üslendi..! Arap düşmanı Kemalist Türk milliyetçiliği fikrinin arkasında kimler vardı bakın bakal

israil’in 2. cumhurbaşkanı Atatürk’ün hocası Şemsi Efendinin oğlu

SABETAY ve PAKRADUNİ’ ler   Selanikli'nin yakın dostları TSK’nın hazırladığı “Atatürk Köşesi”nde Mustafa Kemal Paşa’nın boyunun 1.74 olduğu yazıyor. Bugüne kadar 1.68 olduğu biliniyordu.. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunu açıklayarak tartışmalara son noktayı koydu. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunun bilinenin aksine 1.68 değil, 1.74 olduğunu açıkladı. Atatürk’ün boyu 1.74 i ken, kilosu 74-76 arası, ayak numarasının da 42 olduğu açıklandı. Siz babasının adının Ali Rıza, annesinin adının Zübeyde olduğunu kabul etmeye devam edin ve tabii Selanik’te doğduğunu da! Resmi tarih iddiasını

Atatürk un SEVGILISI Fikriye nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi.

Hayatı gizemlerle dolu Fikriye’nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi. Yazar Fatih Bayhan tarafından yapılan çalışmada Fikriye’nin aynı zamanda Atatürk’ün imam nikâhlı eşi olduğu ve ondan çocuk aldırdığı iddia ediliyor.  Zübeyde, Makbule, Latife, Fikriye, Sabiha, Ülkü… Atatürk’ün kadınları. Anne, abla, eş, sevgili, evlatlık... Mustafa Kemal’in etrafındaki kadınların her biri ayrı bir araştırma konusu aslında. Latife Hanım ile Atatürk’ün ilişkisi sıradan bir karı-koca münasebeti değildi elbet. Gazi’nin etrafındaki kadınların çoğu güçlüydü şüphesiz. Ama Fikriye’nin durumu farklıydı. Mahzun, acılı, âşık, ihtiraslı, bir o kadar da çocuktu Fikriye. Zaten acılarla örülü hayatı da bunu gösteriyor. Fikriye yitik bir kadındı. Çünkü Atatürk’ün hayatının belki de en gizli kalan parçasıydı.  Atatürk ile Fikriye’nin ilişkisi nasıldı? Fikriye Köşk’te sıradan bir kadın mı yoksa Mustafa Kemal’in kalbindeki en derin yara mıydı? Fikriye intihar mı etti? Atatürk, Fikriye’ye dinî nikâh