Ana içeriğe atla

İsyanı bastıramayınca Vali yaptılar Pazvandoğlu Kimdir

Osman Pazvandoğlu, Vidin âyanı (?, 1758 - Vidin 1807). Babası Ömer Ağa, 1736-1739 Osmanlı - Avusturya savaşlarına katıldı.

Gösterdiği başarılara karşılık Vidin yakınlarında iki köy kendisine tımar olarak verildi, Vidin âyanlığına yükseldi. Keyfî ve kanunsuz davranışları üzerine Vidin’i terk etmesi emredildi; fakat Ömer Ağa bu emri dinlemedi ve idam edilerek öldürüldü. Osman, babasının yakalandığı sırada Vidin’den kaçarak kurtuldu. Sonra bazı gönüllülerin başında osmanlı-avusturya savaşlarına katıldı. Tamışvar ve Hermanstadt’a akınlar yaptı (1789). Bunun üzerine babasının Vidin'deki malları kendisine geri verildi. Fakat bir süre sonra Osman devlete isyan etti ve kısa zamanda Vidin yamaklarının başına geçti.
Rumeli’deki âsiler ve isyancılarla birleşti. Türkler, amavutlar ve bulgarlardan meydana gelen büyük bir kuvvet toplandı. Vidin kalesini tahkim etti. Belgrad yamaklarına yardım etti ve onları Belgrad muhafızı Mustafa Paşayı öldürmeğe teşvik etti. Osman’m bu davranışları karşısında Gürcü Osman Paşa onu ortadan kaldırmakla görevlendirildi. Ama Gürcü Osman Paşanın Vidin’e yaptığı saldırı başarısızlıkla sonuçlandı (1795). Kış yaklaştığı için Vidin kuşatması kaldırıldı. Bunun üzerine Pazvandoğlu Babıâli’ye, Belgrad yamaklarına yardım etmeyeceğini bildirdi ve affedildi. İstediği vezirlik rütbesi verilmeyince yeniden isyan etti. Kırcalı âsi reislerinden Macar Ali, Kambur İbrahim, Çıtak Veli, Kara Feyzi, Kara Mustafa ile Korco ve Kondo gibi bulgar çetecileri onun emrine girdiler.
Pazvandoğlu, emrindeki bu kuvvetlerle Tuna ırmağı kıyılarını, Niğbolu, Ziştoy, Rusçuk, Varna, Niş ve Sofya’yı ele geçirdi. Adamlarını müsellem ve muhassıl olarak bu şehirlere tayin etti. Kaptanıderya Küçük Hüseyin Paşa, Pazvandoğlu’nun isyanını bastırmakla görevlendirildi; 120 000 kişilik bir ordu ve bir ince
donanmanın başında Vidin üstüne yürüdü. Pazvandoğlu da Vidin kalesine iki yıllık erzak depo ederek 12 000 askeriyle savunmaya çekildi. Mayıs 1798’de Vidin kuşatması başladı. Pazvandoğİu yapılan birçok hücumu püskürttü. Savaşlar devam ederken Napolyon, Mısır’a saldırdığından Hüseyin Paşa, kuşatmayı kaldırarak İstanbul’a döndü (1798). Pazvandoğİu da vezirlikle Vidin muhafızlığına tayin edildi. Bir süre sonra gene isyan ettiğinden vezirliği geri alındı. Pazvandoğİu, Eflak’a asker çıkararak Bükreş’i almak istedi; Belgrad yamaklarına yardım etti. İsyan bastınlamadığından vezirliği geri verilerek yeniden Vidin muhafızı tayin edildi. Bundan sonra Osmanlı devleti ile iyi geçindi. 

Bu sırada Saraydaki durum.

III.Selim zamnında rumeli taraflarında ayaklanma çıkarmıştır. III.Selim amacası I.Abdulhamit zamanında serbest bir şekilde büyümüştü. I.Ahmet’ten sonra genelde padişahlar kafes hayatı yaşıyorlardı ve psikolojik olarak çok yıpranıyorlardı. Fakat III.Selim amcası I.Abdulhamit sayesinde kafes hayatı yaşamamış özgürce büyümüştü.
Bu süre zarfında ülkenin geleceği için neler yapılabileceğini sürekli düşünüyordu. Genç yaşta 27 yaşlarında başa geçti. Son senelerde ya çocuk başa geçiyordu yada yaşlılar başa geçiyordu. Başa geçmesi ile yeniliklere hız verdi. Nizami cedit ordusunu kurdu.Bunun için yeni bir hazine oluşturdu. Yeniçeriler kendilerine rakip geldiği için son derece rahatsızdı. Bunun yanında halkta vergilerden bunalmıştı.Savaşlar sürekli kaybediliyordu.Uzak vilayetler başlarına buyruk hareket ediyorlardı
Bu sıralarda Babası gibi isyancı olan Pazvandoğlu çıkar.Önüne gelen şehirleri yakar yıkar.Yanına kendisi gibi büyük bir kalabalık toplar. Köroğlunu örnek alır . Kendince adalet dağıtır.Yargılama yapar.Hatta atama yapar.
Padişah bu ayaklanmayı bastıracak gücü kendisinde bulamaz çünkü yeniçeriler tarafından hiç destek görmemektedir.Hakkınca ölüm fermanı çıkartılır.
http://gercektarihdeposu.blogspot.com/

Osman Pazvandoğlu, Vidin âyanı (?, 1758 - Vidin 1807). Babası Ömer Ağa, 1736-1739 Osmanlı - Avusturya savaşlarına katıldı.




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur.

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur. Haim Nahum, Osmanlı Bankasından çaldığı paraları İsviçre’ye aktardı. Haim Nahum çaldığı paraların yarısını bir oğlu Bernar Nahum’a diğer yarısını da diğer oğlu Vehbi Koç’a verdi. Bernar Nahum ve Vehbi Koç o rtaklasa BEKO’yu kurdular. Vehbi Koç’un serveti, Osmanlı Parasıdır. ***** “Koç ve Doğramacı ailesini yakın izlemeye almak gerek.. Vehbi Koç kimdir? Bakarsınız ipin ucu Bandırma vapuruna kadar gider.. Bernard Nahum da çok önemli bir isim ve tabii Haim Nahum Efendi de öyle.. Koç deyince bugün akla Mustafa Koç, Rahmi Koç gelse de, aslında Koç ailesinin asıl önemli isimleri Kıraçlar. İnan Kıraç da damat..! Bu Hayim Nahum adı önemli.. Lozan’ın perde gerisindeki Siyonist o.. Türkiye’deki “Arap Düşmanı Kemalist Milliyetçilik”i n sponsoru da O. Daha sonra gitti Nasır’a danışman oldu, Arap Yahudilerini örgütledi ve Türk düşmanı Arap milliyetçiliğin in liderliğini üslendi..! Arap düşmanı Kemalist Türk milliyetçiliği fikrinin arkasında kimler vardı bakın bakal

israil’in 2. cumhurbaşkanı Atatürk’ün hocası Şemsi Efendinin oğlu

SABETAY ve PAKRADUNİ’ ler   Selanikli'nin yakın dostları TSK’nın hazırladığı “Atatürk Köşesi”nde Mustafa Kemal Paşa’nın boyunun 1.74 olduğu yazıyor. Bugüne kadar 1.68 olduğu biliniyordu.. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunu açıklayarak tartışmalara son noktayı koydu. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunun bilinenin aksine 1.68 değil, 1.74 olduğunu açıkladı. Atatürk’ün boyu 1.74 i ken, kilosu 74-76 arası, ayak numarasının da 42 olduğu açıklandı. Siz babasının adının Ali Rıza, annesinin adının Zübeyde olduğunu kabul etmeye devam edin ve tabii Selanik’te doğduğunu da! Resmi tarih iddiasını

Atatürk un SEVGILISI Fikriye nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi.

Hayatı gizemlerle dolu Fikriye’nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi. Yazar Fatih Bayhan tarafından yapılan çalışmada Fikriye’nin aynı zamanda Atatürk’ün imam nikâhlı eşi olduğu ve ondan çocuk aldırdığı iddia ediliyor.  Zübeyde, Makbule, Latife, Fikriye, Sabiha, Ülkü… Atatürk’ün kadınları. Anne, abla, eş, sevgili, evlatlık... Mustafa Kemal’in etrafındaki kadınların her biri ayrı bir araştırma konusu aslında. Latife Hanım ile Atatürk’ün ilişkisi sıradan bir karı-koca münasebeti değildi elbet. Gazi’nin etrafındaki kadınların çoğu güçlüydü şüphesiz. Ama Fikriye’nin durumu farklıydı. Mahzun, acılı, âşık, ihtiraslı, bir o kadar da çocuktu Fikriye. Zaten acılarla örülü hayatı da bunu gösteriyor. Fikriye yitik bir kadındı. Çünkü Atatürk’ün hayatının belki de en gizli kalan parçasıydı.  Atatürk ile Fikriye’nin ilişkisi nasıldı? Fikriye Köşk’te sıradan bir kadın mı yoksa Mustafa Kemal’in kalbindeki en derin yara mıydı? Fikriye intihar mı etti? Atatürk, Fikriye’ye dinî nikâh