Ana içeriğe atla

Peygamberimizin sahabesini nasıl bilirsiniz?

İnsanları Değiştirmek

Peygamberimizin sahabesini nasıl bilirsiniz? Hepsi birer kahraman mıydı meselâ? Hepsi aynı derecede cesur ve savaşçı ya da alim, zahid miydi? Hepsi merhametli ve müşfik ya da ciddi ve vakur muydu? Bir sahabe şablonu var mıdır, her birini içine sığdırabileceğimiz?
Peygamberimiz Müslüman olan her insanı karakteriyle, kişiliğiyle yeni bir kalıba dökmeye çalışmış mıdır? Yoksa "bir dağın yer değiştirdiğine inanın; bir adamın huy değiştirdiğine inanmayın" sözü icabı insandan sadece yaratılıştan gelen özellikleriyle birlikte iyi bir mü'min olmasının bekleneceğini mi işaret etmiştir?
Çekingenleri atak, yumuşak huyluları sert, sakinleri çevik, yavaşları hızlı yapmaya çalışmış mıdır Efendimiz? Yoksa her bir insanı doğal haliyle kabul edip, o halin barındırdığı zenginlikleri İslam için kullanmaya mı teşvik etmiştir?
Meselâ Hassan b. Sabit (ra)'ten bir savaş kahramanı çıkarmaya çalışmak yerine ona "Peygamber Şairi" ünvanını verip kendisini şiirle yerenlere cevap vermesi için "Kalk ya Hassan!" dediğinde onun kılıçların değil, kelimelerin efendisi olduğunu bilmiş ve aynı şekilde herkese iyi oldukları konunun efendisi muamelesi yapmış, böylelikle de gönüllerin efendisi olmuştur Efendimiz.
Hassan b. Sabit (ra) Hendek savaşına gitmeyip kadınlarla birlikte bir kaleye sığındığında O'nun gözünden düşmemiş; hiçbir sahabe O'nun kıymet verdiği biri olabilmek için Allah vergisi fıtratıyla savaşmak zorunda kalmamış. İşte tam da bu nedenle herkes "iyi" olduğu alanda öne çıkmış ve "yıldızlar gibi" olmuşlar. Biz ise "iyi"nin nasıl olacağını Allah'ın yarattığı tabiatta değil; kendi kafamızdaki standartlarda bulmaya çalıştığımızdan iyi ihtimalle "her şeyden biraz-hiçbir şey tam değil" insanlar; kötü ihtimalle ise ucubeler yetiştiriyoruz.
Oysa İslam tek tip insan istemiyor. Dünyanın her insan tipine ihtiyacı var. İyi Müslüman olmak, fıtratlarımızı zorla yeni şekillere sokmaya çalışmak değil, İslam'a canı gönülden teslim olmak ve onun dışında bir yol düşünmemek demektir. Neresinde yer alırsak alalım bu kafilede olmak demektir.
Fatma Bayram


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur.

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur. Haim Nahum, Osmanlı Bankasından çaldığı paraları İsviçre’ye aktardı. Haim Nahum çaldığı paraların yarısını bir oğlu Bernar Nahum’a diğer yarısını da diğer oğlu Vehbi Koç’a verdi. Bernar Nahum ve Vehbi Koç o rtaklasa BEKO’yu kurdular. Vehbi Koç’un serveti, Osmanlı Parasıdır. ***** “Koç ve Doğramacı ailesini yakın izlemeye almak gerek.. Vehbi Koç kimdir? Bakarsınız ipin ucu Bandırma vapuruna kadar gider.. Bernard Nahum da çok önemli bir isim ve tabii Haim Nahum Efendi de öyle.. Koç deyince bugün akla Mustafa Koç, Rahmi Koç gelse de, aslında Koç ailesinin asıl önemli isimleri Kıraçlar. İnan Kıraç da damat..! Bu Hayim Nahum adı önemli.. Lozan’ın perde gerisindeki Siyonist o.. Türkiye’deki “Arap Düşmanı Kemalist Milliyetçilik”i n sponsoru da O. Daha sonra gitti Nasır’a danışman oldu, Arap Yahudilerini örgütledi ve Türk düşmanı Arap milliyetçiliğin in liderliğini üslendi..! Arap düşmanı Kemalist Türk milliyetçiliği fikrinin arkasında kimler vardı bakın bakal

israil’in 2. cumhurbaşkanı Atatürk’ün hocası Şemsi Efendinin oğlu

SABETAY ve PAKRADUNİ’ ler   Selanikli'nin yakın dostları TSK’nın hazırladığı “Atatürk Köşesi”nde Mustafa Kemal Paşa’nın boyunun 1.74 olduğu yazıyor. Bugüne kadar 1.68 olduğu biliniyordu.. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunu açıklayarak tartışmalara son noktayı koydu. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunun bilinenin aksine 1.68 değil, 1.74 olduğunu açıkladı. Atatürk’ün boyu 1.74 i ken, kilosu 74-76 arası, ayak numarasının da 42 olduğu açıklandı. Siz babasının adının Ali Rıza, annesinin adının Zübeyde olduğunu kabul etmeye devam edin ve tabii Selanik’te doğduğunu da! Resmi tarih iddiasını

Atatürk un SEVGILISI Fikriye nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi.

Hayatı gizemlerle dolu Fikriye’nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi. Yazar Fatih Bayhan tarafından yapılan çalışmada Fikriye’nin aynı zamanda Atatürk’ün imam nikâhlı eşi olduğu ve ondan çocuk aldırdığı iddia ediliyor.  Zübeyde, Makbule, Latife, Fikriye, Sabiha, Ülkü… Atatürk’ün kadınları. Anne, abla, eş, sevgili, evlatlık... Mustafa Kemal’in etrafındaki kadınların her biri ayrı bir araştırma konusu aslında. Latife Hanım ile Atatürk’ün ilişkisi sıradan bir karı-koca münasebeti değildi elbet. Gazi’nin etrafındaki kadınların çoğu güçlüydü şüphesiz. Ama Fikriye’nin durumu farklıydı. Mahzun, acılı, âşık, ihtiraslı, bir o kadar da çocuktu Fikriye. Zaten acılarla örülü hayatı da bunu gösteriyor. Fikriye yitik bir kadındı. Çünkü Atatürk’ün hayatının belki de en gizli kalan parçasıydı.  Atatürk ile Fikriye’nin ilişkisi nasıldı? Fikriye Köşk’te sıradan bir kadın mı yoksa Mustafa Kemal’in kalbindeki en derin yara mıydı? Fikriye intihar mı etti? Atatürk, Fikriye’ye dinî nikâh