Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Dinde Söz Sahibi Olan Cahiller

Bunun için Müslümanlar uyanık olmalıdır. Cahillerin Dinde Söz Sahibi Olması Kur'an-ı Kerim Kıyâmet alâmetlerinin, şimdi çoğu çıkmış, her yere yayılmışdır. Bu alâmetlerden biri, câhiller çoğalacak, ilim adamları azalacakdır. Câhiller, dinde söz sâhibi olup, herkese yanlış yol göstereceklerdir.  Bunun için Müslümanlar uyanık olmalıdır. Her söze güvenmemelidir. Hutbelerde, kitâblarda ve gazetelerde, “Ehl-i sünnet” âlimlerini ve bunların kitâblarını bildirmeyip, âyet-i kerîmelerden ve hadîs-i şerîflerden, kendi kafalarına göre ma’nâ çıkaranlara inanmamalıdır.  Mezhebsizler, yâ bid’at sâhibi sapıkdır, yâhud kâfirdir. Bunların her ikisi de, her zaman din adamı kılığına girerek Müslümanları aldatmışlar, doğru yoldan çıkarmışlardır. Mezhebsizlerin bildirdikleri âyet -i kerîmelere ve hadîs-i şerîflere, Ehl-i sünnet âlimlerinin nasıl ma’nâ verdiklerini aramalı, işin doğrusunu öğrenmelidir. 

Are Human Rights Compatible with Islamic Values / İslami değerler İnsan Hakları ile uyumludur

In Islam, the origins and implications of human rights are supported by the revelations in the Qur'an, God's promise and message to all of mankind As we commemorate the 20th anniversary of the U.N. proclamation of Human Rights and celebrate the life of human rights champion Nelson Mandela, I cannot help but reflect on the core values of human rights as revealed in Islam 1,435 years ago. Bismillahirrahmanirrahim Historically, man has always struggled to ensure human dignity and equity without discrimination and bias. The message of Islam, on the other hand, has consistently and universally promoted human rights and freedoms as fundamental for human development. In Islam, the origins and implications of human rights are supported by the revelations in the Qur'an, God's promise and message to all of mankind. The Qur'an is meant to be universal, and clearly speaks to all of humanity: "O mankind! We have created you from a single (pair) of male an

Bir İmparatorluğun Doğuşu OSMANLI KUDRETİ

OSMANLI KUDRETİNİN DOĞUŞU OSMANLI   1389-1451 A nadolu Türklüğünü yeniden birliğe kavuşturan, yayılmasını ve güçlenmesini sağlayan Osmanlı hânedânının ortaya çıkışı meselesi, Batı Anadolu’nun Uç bölgesinde yeni bir Türkiye’nin doğuşu ile sıkı sıkıya bağlıdır. Osmanlı hânedânının mensup bulunduğu Oğuzların sağ kolu olan Günhan kolunun Kayı boyu, dokuzuncu milâdî asırdan îtibâren Selçuklularla beraber Ceyhun Nehrini geçerek İran’a geldi. Rivâyetlere göre Horasan’da Merv ve Mahan tarafına yerleşen Kayılar Moğolların tecâvüzleri üzerine yerlerini bırakarak Âzerbaycan’a ve Doğu Anadolu’ya göç ettiler.  Bir rivâyete göre Ahlat’a yerleşen Kayılar oradan Erzurum ve Erzincan’a daha sonra Amasya’ya gelerek oradan Haleb taraflarına göç ettiler. Bir kısmı Caber Kalesi civarında kalırken diğer bir kısmı Çukurova’ya gitti. Çukurova’ya gelenler, daha sonra Erzurum civarında Sürmeliçukur’a vardılar. Aralarında çıkan ihtilaf üzerine bir kısmı asıl yurtlarına dönerken, Ertuğrul ile kardeşi Dündar

İslamiyet Her Devre Hitap Eder

 Elhamdulillahi rabbil alemin  İslamiyet Her Devre Hitap Eder Anam Babam sana feda olsun İctihad yapabilecek özellikler ve üstünlükler, ancak Eshâb-ı kirâmda ve sonra, ikiyüz sene içinde yetişen, ba’zı büyüklerde bulunabildi. Daha sonraları, fikirler, reyler dağılıp, bid’atler çıkıp yayıldı. Böyle üstün kimseler azala azala, dörtyüz sene sonra, bu şartları hâiz kimse, ya’nî mutlak müctehid olarak meşhûr olan görülmedi.  Hicret ten dörtyüz sene sonra, müctehide ihtiyâc da kalmadı. Çünkü, Allahü teâlâ ve Onun Resûlü Muhammed aleyhisselâm, kıyâmete kadar hayât şekillerinde ve fen vâsıtalarında yapılacak değişikliklerin, yeniliklerin hepsine şâmil olan ahkâmın hepsini bildirdiler. Müctehidler de, bunların hepsini anlayıp, açıkladılar.  Sonra gelen âlimler, bu ahkâmın, yeni hâdiselere nasıl tatbîk edileceklerini, tefsîr ve fıkh kitâblarında bildirirler. “ Müceddid ” denen bu âlimler kıyâmete kadar mevcûddur. Bunlar da ahkamın yeni hadiselere nasıl tatbik edileceğini bildirdiler. 

Anlamadığınız Akıl Erdiremediğiniz Hususlarda Tabi Olunuz

“Akıl ı n ı z ı n Erdiremediğiniz Hususlarda Tabi Olunuz!” Haş suresinin ikinci ayetinde,”Ey akıl sahipleri! Akıl erdiremediğiniz mes'elelerde, onları bilen ve derinliklerine tâm ermiş olanlara tâbi olunuz” buyurulmaktadır. Burada tabi olunması emredilen kimseler, müctehidlerdir.  İctihâd makamına varmış bulunan bu yüksek kimseler, kendi ictihâdlarına göre hareket etmek mecbûriyetindedir. Başka müctehidlerin ictihâdlarına tâbi olamazlar. Hattâ Peygamberlerin zamanlarında da, sahâbîlerden biri, kendi Peygamberinin ictihâdına uymıyan ictihâdda bulunursa, kendi ictihâdına göre hareket ederdi. 

Fethullah Gülen, 16 yıl aradan sonra ilk televizyon mülakatını verdi.

Onların hissiyatına göre, düşüncelerine göre  hareket etmemek  bir cinayet sayılıyor Gülen Pensilvanya'daki inziva merkezinde, yolsuzluk operasyonu, Hizmet hareketi, Kürt meselesi, Alevilerle ilişkiler, Mavi Marmara ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e gönderdiği mektup konularında sorularımızı yanıtladı. Fethullah Gülen 2014 Gülen, Kürt sorununun çözümü için Abdullah Öcalan'la ya da "dağdakilerle" müzakereye karşı olmadığını belirtti.Fethullah Gülen, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan için, "Bir mabeyni hümayun var herhalde zannediyorum çevresinde. Mabeyn, padişahların etrafındaki insanlara deniyordu. Çevresinde zannediyorum meseleleri farklı intikal ettiriyorlar… Bir yönüyle, böyle rahatsız edici şeylere sevk ediyorlar sanıyorum arkadaşı" dedi. Ancak Gülen "İcabında sükût dururuz." diyerek uzlaşmaya açık olduğu mesajını da verdi. Cami-Cemevi projesi konusunda "Bunun Türkiye'deki Alevi kardeşlerimizle esasen birlik ve beraberlik

İslam Düşmanları Osmanlı Devletini nasıl yıktılar?

Türk milleti ülkesine değil, yabancılara çalışıyor. K ı sa bir hat ı rlatma icimizdeki tehlike devam ediyor. 636 yıllık Osmanlı Devletini başta İngilizler, misyonerler ve bunların potasında eritilerek Hıristiyan Batı kültürü ile yetişen Osmanlı düşmanı bazı (sözde) aydınlar yıktılar.  Osmanlı devrinde Fener Rum Patriği Gurigoryos’un Rus Çarı 1. Aleksandr’a yazdığı mektup; çok önemli tarihî bir vesikadır. Bu vesikayı her Türk aydınının bilmesi ve bunun tersini yapması gerekir. Bu uzun mektubun tamamını 1970’li yıllarda yazımda neşretmiştim. Bu yazımda sadece birkaç cümlesini nakledeceğim: “Türkleri maddeten ezmek ve yıkmak gayrimümkündür... Türkleri evvela dinlerinden ve manevi şahsiyetlerinden mahrum bırakmak gerekir... Manevi mihraklardan mahrum oldukları gün Türkleri yenmek mümkün olacaktır... “ (Albay Enver Topuz Konferans Notları) 1710 yılında İstanbul’a gönderilen Humper bir Osmanlı gibi yetişip, İslamiyetle ilgili bilgileri en yüksek seviyede öğrendikten sonra Ortadoğu’ya

Artık Türkiye’deki mücadelenin laiklerle İslamcılar arasında olmadığını da söylemeliyiz

Türkiye’nin Ortadoğu’da bir model olması fikri, geri dönülmez bir şekilde zarar görmüştür Muhammed Mustafa Ozturk  Ocak 2014  Bu Davanın Gerçek Olduğuna Çocuklar İnanmaz ergenekon ve balyoz nereye    Gülen hareketinin ‘siyasetin üstünde bir kurum’ olduğu iddialarının bu son kavgayla geçerliliğini yitirdi    Balyoz ve Ergenekon davalarının yeniden görülmesiyle ilgili tartışmalar artıyor. 17 Aralık’ta başlayan rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasıyla birlikte daha çok su yüzüne çıkan, Adalet ve Kalkınma Partisi hükümetiyle Gülen Hareketi arasındaki kavgada en son tartışılan konulardan biri Ergenekon ve Balyoz davalarının yeniden görülmesi oldu.       Hatta Yargıtay’ın Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım hakkındaki cezayı onaylamasının ardından Şike davasının bile yeniden görülebileceği yönünde düşünceler ortaya atılıyor.      Son olarak Türk basınında çıkan haberlere göre, Balyoz ve Poyrazköy davalarının en önemli delillerinden biri sayılan bilgisayar verilerinin usu

Suriye'nin kuzeyinde 'Özerk Kanton' ROJAVA

Suriye'nin kuzeyinde Rojava olarak bilinen bölgede özerk yönetim amacıyla kurulan Geçici Demokratik Özerk Yönetim Yasama Meclisi  Amude kentinde toplandı.  Batı Kürdistan'ın üç kantonundan biri olan Cizîre Kantonu, bugün demokratik özerk yönetimini ilan etti Ocak /21/ 2014 Gelişme, Erbil merkezli haber kuruluşu  Rudaw 'ın Twitter hesabından ise "Kürtler, Suriye'de, Rojava'da 22 bakanla özerlik ilan etti. Yönetimde Kürtler, Araplar ve Asuriler bulunuyor" diye duyuruldu.  Gelismelere bakilirsa "Diğer iki kantonda da özerlik ilan edilecek"  Suriyede son durum "Toplantıda Cizîre Kantonu Başkanlığı ve bakanlıklara ilişkin öneriler de yapıldıktan sonra, Cizîre Kantonu Demokratik Özerk Yönetimi ilan edildi. Yönetim hükümet başkanlığı ve 22 bakanlıktan oluşuyor. Başkan ve bakanlar için üçlü bir yönetim modeli benimsendi. Buna göre örneğin bakan Kürt ise başkan yardımcıları Arap ve Süryani olacak." "Cizîre Kantonu Başkanı E

Asıl adı Muhammed’dir. Künyesi Ebu Hamid’dir. Lakabları Hüccetü’l-İslam ve Zeynü-d-Din’dir.

Hüccet´ül İslam İmam-ı Gazali (k.s.) El Munkizu Mined Dalal İMAM-I GAZALİ HAZRETLERİNİN KISACA HAYATI VE ESERLERİ   Asıl adı Muhammed’dir. Künyesi Ebu Hamid’dir. Lakabları Hüccetü’l-İslam ve Zeynü-d-Din’dir. Gazali Hazretleri hicri 450/1058 yılında Horasan’ın Tus şehrinde doğdu. Bir müddet memleketi Tus’da Ahmed b. Muhammed er-Redegani’den fıkıh dersleri aldı. Sonra Curcan şehrine gitti. Orada ise, İmam Ebu Nasr el İsmail’in talebeliğini yaptı. Sonra memleketine döndü. Daha sonra İmam Gazali Hazretleri tahsilini devam için Nişabur’a gitti. Orada zamanın allamesi, müçtehid İmam-ül Harameyn Ebu-meali el Cuceyni’nin talebesi oldu. Nişabur’dan ayrıldıktan sonra Selçuklu Devletinin başveziri Nizamü’l Mülk’ün ısrarı üzerine Bağdat’ta Nizamiye Medresesi’ne Ebu İshak eş Şirazi’nin yerine tayin oldu. Fakat hicri 488 yılında ruh aleminde büyü kibir sarsıntı oldu ve neticede bu parlak hayatı terketti. Bu ruhi sarsıntı, bir şüpheden kaynaklanıyordu. Yerine kardeşi Ahmed’i bırakarak B

Bu hükümet yaşam tarzına müdahale ediyor

Siz nas ı l bir memleket istiyorsunuz Bu yazimiz    laiklik uğruna yıllar boyu inançlı kesime baskı yapılırken (komünistler de bu baskıdan nasibini çokça almıştır), bugün mangalda kül bırakmayan gazeteler, yazarlar, üniversite kodamanları ve memleketin entelektüel kesimine. “Hükümet yaşam tarzına müdahale ediyor”  diye celâllenmeden önce, ideolojik devlet yapısının 90 senedir müdahale etmediği “yaşam tarzı” bırakmaması karşısında neden sus-pus oturduğumuzun hesabını hepimizin vermesi l âzım. Mesela, laiklik uğruna yıllar boyu inançlı kesime baskı yapılırken (komünistler de bu baskıdan nasibini çokça almıştır), bugün mangalda kül bırakmayan gazeteler, yazarlar, üniversite kodamanları ve memleketin entelektüel kesimi neden “özgürlük” demedi, “hak” demedi, “hukuk” demedi, “Yaşam tarzına müdahale ediliyor” demedi? Benim köy evim, “Gizli âyin yapılıyor” ihbarı üzerine 1960’da jandarma tarafından basıldı. İlk kez kelepçe bileklerime geçtiğinde 14 yaşın sonlarındaydım henüz.

Avrupa ya neden gittik Türk & Osmanlı

Uzun y ı llar Türkler Avrupa ya neden gitti? De ğ i ş ik  ü lkelerden bir ka ç  izlenim  Türklerle kaynaşan Fransızlar, Türklerin merhameti, iyi yürekliliği, askerlerin kanaatkârlığı etkilemiş, Fransızlar ayrıca Türk yemeklerini sevmişler ve Avrupa’da Türklerin iftiraya uğradıklarını itiraf etmişlerdir.Bu hayranlık bazen o kadar yükselir ki –Keşiş Mişon’un yazılarında açığa çıktığı gibi- tek başına minare bile bir Avrupalı seyyahı mest etmeye yeter: “Hristiyanlık adına onu kıskanırım. Güzel olan yalnızca minaredir. O ne kusursuz bir tasarımdır.Sarıklı müezzinin belli saatlerde ibadet çağrısını yapabildiği balkonlarla taçlandırılmış ince uzun, beyaz kargıların, yine öyle kusursuz, büyülü mavi bir göğe yükselerek, bizim İngiliz güneşinin iki katı büyüklüğünde ve sıcaklığındaki güneşe öyle bir uzanışı vardır ki güzelliklerini son derece benzersiz kılar ve cazibeleri başka bir ortama nakledilemez ve kelimelerle anlatması zordur.”

İncil Tevrat ve Zebur Bütün Semavî Kitaplar Hz. Muhammed (asv)’i Müjdeliyor.

  Hz. Muhammed (asv):Allah’ın elçisidir. Ahir zaman Nebisidir. İnsanlara ve cinlere imamdır. Hâtemü’l-Enbiya’dır/Peygamberlerin sonuncusudur.. Ne acayiptir ki, bizler bu sözlerin doğruluğuna semavi kitapları delil yaparken, kitap ehli olan Yahudi ve Hristiyanlar kendi kitaplarından habersiz olarak Hz. Muhammedi (asv) inkar etmektedirler. Bizler burada, İncil’i, Tevrat’ı ve Zebur’u delil yaparak iki kere iki dört eder katiyetinde ispat edeceğiz ki, o semavi kitaplar Hz. Muhammed (asv)’den haber veriyor ve O’nun geleceğini müjdeliyor. Bu bölümü hazırlamaktaki maksadımız; memleketimizde ve diğer İslam memleketlerinde sürdürülen misyonerlik faaliyetlerine bir set çekmek; Müslümanların eline, Hristiyan ve Yahudilere karşı bir delil vermek ve Peygamberimiz (asm)’ın semavi kitaplarda dahi müjdelendiğini ispat ederek Müslümanların imanının artmasına vesile olmak ve kitap ehli olan Yahudi ve Hristiyanları da artık insaf ile hakkı görmeye çağırıp onları İslama davet etmektir

Osmanlıdan Yiğitlik Destanlari

 Genç Osman y iğitlere serdar oldu 17. Yüzyılın başlarında Osmanlılar  eski günlerini özler ve nispeten toparlanmaya başlarlar.  4. Murat gayretli bir sultandır, kanserleşmeye başlayan İran meselesine çekinmeden neşter atar. Tahta oturur oturmaz ardımızdan vuran, kuyumuzu kazan Safevîlerle hesaplaşmaya bakar. Tez günde orduyu derler toparlar yola çıkar. Sadece Revan’ı almakla kalmaz (1635), Ahıska’yı da Acemlerin elinden kurtarır, yörede sükuneti sağlar. Ancak Acemler yüz yüze çarpışmaz, hançerlerini sırtımıza saplarlar. Padişah İstanbul’a döner dönmez, Bağdat’a girer, halkı kırıp geçirir, mukaddes mekânlara saldırırlar. Âdeta Hülagu’nun yaptığını yapar, Moğolları aratmaz olurlar. 

Bizim yaptığımız Gıybet mi?

Yaptığımız Gıybet mi? Bizim yaptığımız; “ Haram olmayan Gıybet”tir Gıybet, bir kimsenin arkasından hoşuna gitmeyecek şeyleri söylemek, başka bir deyimle, kendimize söylendiği zaman hoşlanmayacağımız bir şeyi, din kardeşimiz hakkında arkasından konuşmamız anlamına gelir. Halk arasında dedikodu, gıybet ile aynı anlamda kullanılır. Fakat istisnalar vardır… Şuralarda gıybet câizdir: İslam uleması gıybet ve ifşanın hangi durumlarda caiz veya gerekli olduğu konusunda önemli açıklamalar yapmışlar, hatta kitaplar yazmışlardır. Bu açıklamalarda caiz olan durumlar şöyle sıralanmıştır:

Gelelim Osmanlı padişahlarının içki içip içmediği meselesine…

Osmanlı Padişahları içki içer miydi   Kendimizi bildik bileli işittiğimiz bir terâne bu. Son günlerde yine gündeme getirildi. Her şey yaşlı ve afili bir gazete köşe yazarının Osmanlı hanedanının en yaşlı âzâsından naklettiği bir sözle başladı. Buna göre Sultan Hamid rom içermiş. Gazete yazarı, "Dedesini defalarca görmüş olan torunundan daha mı iyi bileceğiz?" diye de soruyor. Gel gör ki bunu söylediği iddia edilen Şehzâde Ertuğrul Efendi 1912 doğumludur. Sultan Hamid 1918 yılında vefat etti. Ertuğrul Efendi'yle biz de görüştük. Kendisinden bizzat işittiğimize göre, dedesi Sultan Abdülhamid'i ömründe bir defa, mahbus bulunduğu Beylerbeyi Sarayı'nda görmüş. O zamanlar beş yaşında imiş. Babası Şehzâde Burhaneddin Efendi ile beraber ziyaret etmişler. Dedeleri kendilerini kucağına alıp sevmiş. Ömründe bir defa o da beş yaşında iken gördüğü dedesinin rom içtiğini Ertuğrul Efendi bilir mi? Bunu nezaketen kendisine sormak istemedim. Belki başkasından işitmiştir. Ama

Öğütler Kitabı Pendname Toplam 84 bolum

ÖĞÜTLER KiTABI    PENDNAME SON B ÖLÜ M 75 - 84 / 84 Selamun Aleykum ve rahmetullah Kardeslerim Bu Fakirin okumaya doyamadigi bir eser bazi bolumleri sizlerle paylasmak istedim okudukca tadina varacaksiniz  insallahu rahman. 16.yüzyıl divan edebiyatının önemli eserlerindendir. Pend öğüt demektir.  Pendname  bir ahlak kitabıdır. FERIDUN ATTAR, 11-12'NCI YÜZYILLARDA YAŞAMIŞ VE PENDNAME (ÖĞÜTLER KITABI) ILE DOĞU-İSLAM DÜŞÜNCESININ ÖNEMLI ISIMLERINDEN BIRI OLMUŞTUR Hayatı hakkında fazla bilgi yoktur.  Mevlânâ  ile görüştüğü söylenir. "Attar" adı eczacılık ve hekimlik yaptığını gösterir. Yaşlılığında Moğol işgalcilerin eline düşmüş, köle olmuştur. 114 yaşında, bir sözüne kızan Moğol "efendisi" tarafından öldürülmüştür. Pendnâme ,  Hz. Mevlana Celâleddin Rûmî 'nin (k.s) feyiz aldıgı büyük mutasavvıf sair Seyh Ferîdüddin Attâr (k.s)'ın kaleme aldıgı bir ahlâk kitabıdır.

Kültür ve Medeniyet " Osmanlı "

      Bu g ün yazd ı klarım Arzuhalcilik, Aruz, Ar ş ın ve At pazarı Arzuhalcilik karlı ve geçerli bir meslekti.   ARZUHALCİ   Eskiden adliye veya belediye gibi devlet dairelerinin yakınında, köşebaşlarında; halkın dilekçe, mektup yazmak gibi işlerini yapan kişi. Arzuhalcilik karlı ve geçerli bir meslekti. Osmanlılarda arzuhalcilik bir teşkilata bağlı olarak, resmi müsaade ile yapılırdı. Arzuhalci olmak isteyen bir kimse, Arzuhacibaşı, Divan-ı hümayun çavuşları, ocağın zabitlerinden çavuşlar emini ve katibinden müteşekkil bir kurul önünde imtihan verir; kazandığı takdirde arzuhalciliğe kabul edilirdi. İmtihanda, kanun bilgisi ve yasak edilen şeyleri bilmek gibi vasıflar aranırdı.

Beyrut Kasabı Ariel Şaron GEBERDi

Ariel Şaron  Beyrut Kasabı Geberdi Fakat çoğu Filistinli için de 'Kasap'tı o; Beyrut'u işgal eden ve 1982'de Lübnan'da kurulunan Sabra ve Şatilla mülteci kamplarındaki binlerce Filistinli sivilin ölümünden sorumlu olan kişiydi. Şaron, işgal altındaki topraklarda Yahudi yerleşimini destekliyordu.1967 ve 1973 savaşlarındaki belirleyici tutumuyla birçok İsrailli için kahraman bir savaşçıydı Şaron.  Fakat son uygulamalarından biri olan İsrail'in Gazze'den çekilmesi, birçok yandaşı arasında şok etkisi yarattı. Kısa bir süre sonra da art arda geçirdiği beyin kanamaları yüzünden girdiği komadan çıkamadı, kariyeri sona erdi.

Paşa! Paşa! Sen bu Devlet-i Aliyye’yi henüz tanımamışsın.

Kudret ve Azamet Yılları Paşa! Paşa! Sen bu Devlet-i Aliyye’yi henüz tanımamışsın. Allah aşkına şuna inan. Bu devlet öyle bir devlettir ki eğer isterse o donanmanın bütün demirlerini gümüşten, halatlarını ibrişimden ve yelkenlerini atlastan yapmakta asla güçlük çekmez. Hangi geminin gerekli alet ve yelkenini yetiştiremezsem gel bu minval üzere benden iste. Sokollu Mehmed Paşa  Kayı V - Kudret ve Azamet Yılları Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil hoca Osmanlı tarihini birincil kaynaklardan yazmaya devam ediyor. KAYI serisinin 5. kitabı olan Kayı V - Kudret ve Azamet Yılları ilk dört kitapla birlikte Timaş tarafından yayınlandı. Tarih programları, konferansları ve eserlerindeki kendine has anlatım tarzı, üslubu ve farklı bakış açıları ile Osmanlı Tarihi’ni

Osmanlı Faize nasıl bulaştı

Osmanlı Faize nas ıl bula ş t ı ve g ü n ü m üze  yans ı malar ı 19.yy.da Galata Bankerleri adıyla önem kazandılar. Devlet ilk dış borçları bu bankerler aracılığıyla Fransız bankalarından sağladı. Kırım savaşından sonra Osmanlı'nın uzun vadeli borç tahvilleri Avrupa borsalarında satışa girdi. Osmanlı çok yüksek faizlerle borç aldı. Anapara ve faiz ödemeleri için yine borç aldı. 1876'da borç ödemelerini durdurdu.  Dış borç  200 milyon sterlin, anapara ve faiz ödemeleri yılda 11 milyon sterlindi. Alacaklılar kapıya dayanınca Osmanlı yönetimi  Düyun-ı Umumiye 'yi kabul etti. Osmanlı iktisadının temelleri  şeriattan  destek buluyordu, ancak günlük ihtiyaçların değişmesiyle kuralların değişmesi veya katı bulunan kuralların delinmesi söz konusu oldu. Modernleşirken fıkıh umursanmadı, devlet için fetvalar formaliteydi. Sistem faize karşıydı ama uygulamada faiz işliyordu.

Anneler Babalar Cocuklarimizi koruyup kurtaralim BONZAi UYUSTURUCUnun yeni sekli

TEK KULLANIMDA BİLE ALIŞKANLIK YAPIYOR... KALAN ÖMÜR 3 YIL   ÜLKEMİZDE TEHLİKENİN YENİ ADI : BONZAİ !   ÖLDÜR Ü R Bunlari okuyup bilgilenmezsek nasil onlem alacagiz Başlığa bakıp minik Japon ağacı sanmayın. Bonzai şu anda Türkiye’nin başına musallat edilmiş büyük bir bela.İlkokula kadar inen,... Bonzai herkese anlatılmalı. Ne olduğu, nasıl sonuçlar verdiği, vücudu nasıl tükettiği iyi bilinmeli”  “Ailelerin çocukları yakından izlemesinde yarar var…” Aslında tehlikeli sentetik uyuşturucu sayısı son aylarda ikiye çıkmış durumda.Bonzai gibi hızla yayılan yeni bir uyuşturucu var: Adı Jamaica. Gençler arasında bonzai ve Jamaica partileri veriliyor.Yani dağıtım ağı o kadar yaygın… Tehlikeli olan ve ailelerin bilmesi gereken şu: Bonzai ve Jamaica tek kullanımda bile alışkanlık yapabiliyor.Bu alışkanlık sonucu vücut çürüyor.Genç yaşta kalp krizinden ölenlere bakıldığında, yüzde 90′ının bonzai kullandığı görülüyor… Türkiye’de gençler son 4 yıldır Bonzai kuşatması altında.Öyle ki, interne

Öldükten sonra internet hesaplarımıza ne olacak?

Google+, facebook, twitter ve diger hesaplar ne olacak Dijital çağda ölüme hazır mısınız? Hayatımızın giderek artan bir bölümünü dijital ortamda ifşa etmemize rağmen, ölüm halinde bu hesaplarımızın kaderi ile ilgili hazırlıklarımız pek yok. Dijital ölüm konusunu inceleyen internet sitesi  Digital Beyond  "Hayatımız boyunca kaydettiğimiz dijital veriler fiziksel verilerden çok daha fazla. Ama bu verilere ölüm sonrasında ne olacağı sorusunu hala ciddiye almıyoruz." diyor. South by Southwest (SXSW) festivalinde, Bu sorunu gündeme gelmesi üzerine, bazı ünlü şirketler ölen müşterilerin hesapları ile ilgili düzenlemelere gitti.

Ayasofya hikayeleri Bir fakir kulun gozu ile izlenimlerim.

Ayasofya Müzesi'nin yeniden camiye dönüştürülmesi  Bu yazi siyasi bir haberden ziyade Hikaye niteligindedir okuyalim bilgimizi tazeliyelim Benim cok sevdigim bir yapi oldugundan buraya karsi ayri bir ilgim var Selam ve Dua ile Yasayiniz. Ayasoyfa'nın camiye dönüştürülmesi kampanyasına eleştirel gözle bakan çevrelerin ise bu talepleri Türkiye'nin laik anayasasına yönelik saldırıların bir parçası olarak değerlendirdiklerini kaydediyor. İstanbul'un en popüler turist mekanı olan eski Bizans kilisesi ve Osmanlı camii Ayasofya'nın müze statüsünün değiştirilmesi talebi hükümetin İslamcı bir gündemi hayata geçirdiği eleştirilerini bir kez daha alevlendiriyor Bizans İmparatoru Jüstinyen'in emriyle inşa edilen ve adı Yunanca 'Kutsal Bilgelik' anlamına gelen Ayasofya, kuruluşundan sonraki 1000 yıl süresince dünyanın en büyük kapalı mekanıydı. Geçen sene  (2013) 3 milyon 3 yüz bin turistin ziyaret ettiği Ayasofya'nın Türkiye'nin laik sistemi adına

İnsan başıboş bırakılacağını mı sanıyor? (75:36)

SIVIDAN YARATILIŞ    " MENİ BİR KARIŞIMDIR " Gerçekten de insanı karışımlı bir damla sudan yarattık. Onu deniyoruz. Bu yüzden onu işiten ve gören yaptık . (76:2) Mikroskobun icadı ve geliştirilmesi sayesinde insan vücudundaki birçok organın ve birçok maddenin detaylı analizinin yapılabilmesi mümkün oldu. Bu analizler sayesinde meninin, birçok ayrı merkezde üretilen ayrı maddelerin karışımı olduğu anlaşıldı. Meni; sperm kanallarından, seminal keseciklerden, prostat bezinden, idrar yollarına bağlı cooper ve mery bezleri gibi salgı bezlerinden salgılanan maddelerin bir birleşimidir. Meni diye adlandırdığımız sıvının detaylı analizi yapılırsa bu sıvının; sitrik asit, prostoglondinler, flavinler, askorbik asit, ergotionein, fruktoz, fosforilkolin, kolesterol, fosfolipidler, fibrinolizin, çinko, asit fosfataz, fosfaz, hiyolurinadaz ve spermler gibi birçok ayrı bileşenden oluştuğu görülür. Sadece bir sperm kanalını veya bir prostat bezini ele alsak bile bunların mükemmel yara

Öğütler Kitabı Pendname Toplam 84 bolum 4. BÖLÜM
Okumaya doyamadigim ogretici bir eser.

ÖĞÜTLER K İ TABI   PENDNAME DORD ÜNCÜ    B ÖLÜ M 61 - 74 / 84 Selamun Aleykum ve rahmetullah Kardeslerim Bu Fakirin okumaya doyamadigi bir eser bolumler halinde sizlerle paylasmak istedim okudukca tadina varacaksiniz  insallahu rahman. 16.yüzyıl divan edebiyatının önemli eserlerindendir. Pend öğüt demektir.  Pendname  bir ahlak kitabıdır. FERIDUN ATTAR, 11-12'NCI YÜZYILLARDA YAŞAMIŞ VE PENDNAME (ÖĞÜTLER KITABI) ILE DOĞU-İSLAM DÜŞÜNCESININ ÖNEMLI ISIMLERINDEN BIRI OLMUŞTUR Hayatı hakkında fazla bilgi yoktur.  Mevlânâ  ile görüştüğü söylenir. "Attar" adı eczacılık ve hekimlik yaptığını gösterir. Yaşlılığında Moğol işgalcilerin eline düşmüş, köle olmuştur. 114 yaşında, bir sözüne kızan Moğol "efendisi" tarafından öldürülmüştür. Pendnâme ,  Hz. Mevlana Celâleddin Rûmî 'nin (k.s) feyiz aldıgı büyük mutasavvıf sair Seyh Ferîdüddin Attâr (k.s)'ın kaleme aldıgı bir ahlâk kitabıdır. 61.Ahmakın vasıfları hakkında:   Bil ki, ahmak kişide üç alâm

İlluminati, aslında 13 adet eli kanlı ailenin referans ismidir.
Bunlar Kimdir ne yaparlar amaclari nelerdir

13'ler konseyi ve  TÜRKİYE'NİN ÖNEMİ Yeni Dünya Düzeni , monarşileri yıkmayı ve dini inançları yok etmeyi,  ulus devletleri  ve  vatanseverliği  sonlandırarak sosyal düzeni yok etmeyi planladığı öne sürülen bir teori. İlluminati , çoğul bir sözcük olup tekili  Latince :  illuminatus ,  Türkçe :  aydınlanmışlar  tarihteki adıyla  Bavyeralı İlluminati ,  Rönesans  döneminde 1 Mayıs 1776'da kurulmuş bir cemiyet.   Modern İlluminati ; zihin kontrolü uygulayarak, hükümetleri ve kuruluşları ele geçirerek  Yeni Dünya Düzeni 'ni sağlamak amacıyla hareket ettiği iddia edilen, monarşileri yıkmayı, dini inançları yok etmeyi, ulus devletleri ve vatanseverliği sonlandırarak sosyal düzeni alt üst etmeyi planladığı öne sürülen; ancak faaliyeti ve varlığı kanıtlanamamış bir yapılanmadır.  Bazı komplo teorisyenleri, İlluminati üyelerini ışığın insanları ya da aydınlanmışlar olarak addetmektedirler. Myron Fagan'a göre  Waterloo Savaşı ,  Fransız İhtilali ,  John F. Kennedy,