M. Kemal Atatürk’ün yolu, Müslümanların yolu mu?
M. Kemal’in fikir hayatını etkileyen kişilerin kim olduğunu araştırdığımızda karşımıza genelde şu isimler çıkar:
Yabancılar:
- Herbert George Wells – Sosyalist/Komünist
******
- Jean-Jacques Rousseau – Hıristiyan
*******
- Voltaire – Mason
*****
- Montesquieu – Mason
******
- Leone Caetani – Bu adam Islam düşmanı ve iftiracı bir müsteşriktir (doğubilimci, oryantalist)
Müslümanlığa karşı düşmanlık hisleri ve tarafgirlik ile tanınıyor.[1]
Caetani’nin “Annali dell Islam” adlı eseri iftiralarla doludur. Eser, 1905-1926 yılları arasında Milano ve Roma’da büyük boy 10 cilt halinde yayınlanmıştır. Bu tarih ve sîretle ilgili kitabı, Hüseyin Cahid [Yalçın] 10 cilt halinde Türkçe’ye çevirmiştir (Istanbul 1924-1927).
Eserin hatalarını tashih için merhum M. Asım Köksal, dört yüz sahifeyi aşkın bir reddiye yazmıştır[2] (1986′da Ankara’da basılmıştır). Daha sonraları yazdığı Islâm Tarihi adlı geniş eserinde de yeri geldikçe Caetani’nin hatalarını göstermiştir.[3]
Dinimize iftira atan bu adam, M. Kemal’i etkilemiş demek… Ilginç.
******
Işte M. Kemal’in fikir hayatını etkileyen yabancıların başlıcaları bunlardır.
M. Kemal’in fikir hayatını etkileyen kişilerin kim olduğunu araştırdığımızda karşımıza genelde şu isimler çıkar:
Yabancılar:
- Herbert George Wells – Sosyalist/Komünist
******
- Jean-Jacques Rousseau – Hıristiyan
*******
- Voltaire – Mason
*****
- Montesquieu – Mason
******
- Leone Caetani – Bu adam Islam düşmanı ve iftiracı bir müsteşriktir (doğubilimci, oryantalist)
Müslümanlığa karşı düşmanlık hisleri ve tarafgirlik ile tanınıyor.[1]
Caetani’nin “Annali dell Islam” adlı eseri iftiralarla doludur. Eser, 1905-1926 yılları arasında Milano ve Roma’da büyük boy 10 cilt halinde yayınlanmıştır. Bu tarih ve sîretle ilgili kitabı, Hüseyin Cahid [Yalçın] 10 cilt halinde Türkçe’ye çevirmiştir (Istanbul 1924-1927).
Eserin hatalarını tashih için merhum M. Asım Köksal, dört yüz sahifeyi aşkın bir reddiye yazmıştır[2] (1986′da Ankara’da basılmıştır). Daha sonraları yazdığı Islâm Tarihi adlı geniş eserinde de yeri geldikçe Caetani’nin hatalarını göstermiştir.[3]
Dinimize iftira atan bu adam, M. Kemal’i etkilemiş demek… Ilginç.
******
Işte M. Kemal’in fikir hayatını etkileyen yabancıların başlıcaları bunlardır.
***
Türkler:
- Tevfik Fikret
M. Kemal’in düşünce yapısının oluşumunda, en etkili rolü oynayanlardan ve O’na ışık (!) tutanlardandır Tevfik Fikret.[4]
M. Kemal’e göre Robert Koleji öğretmeni Tevfik Fikret; “Milletin ve memleketin şan ve şerefle medenî dünya milletleri arasında yaşayabilmesi için lâzım gelen her şeyi yazan, düşünen ve hayatını feda edenlerin başında gelen” birisidir.[5]
Tevfik Fikret, bir ermeninin Padişah’a yaptığı suikasti övebilen bir karaktere sahiptir.
Ikinci Abdülhamid’in (rahmetullahi aleyh) Ermeni Komitacıları tarafından düzenlenen suikastte öldürülememesi, nedense Tevfik Fikret’i pek üzmüş ve bu üzüntüsünü “Bir Lâhza-i Ta’ahhur – Bir anlık duraklama” adlı şiirinde şu mısralarla belirtmişti:
“Ey şanlı avcı, damını bihûde kurmadın.
Attın fakat yazık ki, yazıklar ki, vurmadın.”
Tevfik Fikret’e göre o Ermeni “şanlı bir avcı”dır. M. Kemal’in methettiği Tevfik Fikret’e bakın, yazık.
Bir ara bunalıma giren Tevfik Fikret bazı şiirlerinde (haşa) Allah’a (celle celaluhu) isyan ediyordu… Bunun üzerine Mehmed Akif Ersoy, Tevfik Fikret’e karşılık vermişti [6]:
“Şimdi Allah’a söver… Sonra biraz bol para ver:
Hiç utanmaz, Protestanlara zangoçluk eder!”[7]
(Zangoç: çan da çalan kilise hizmetlisi)
Mehmed Akif’in bu dizeleri zaten Tevfik Fikret hakkında bilmemiz gerekeni ihtiva ediyor diye düşünüyorum.
***
- Ziya Gökalp
Türkçülük fikrinin ünlü simalarından biri olan, hayatının son anlarında Fransız hastanesinde yatarken ebedi aleme intikal etmeden bir gece önce, mukaddesata galiz küfürler eden, başını duvarlara vura vura ölen ve cesedinin de hastane morgunda Hıristiyan geleneklerine göre muamele yapılarak kaldırılan[8] Ziya Gökalp… M. Kemal onun için “fikrimin babası” demişti.[9]
M. Kemal de hep böylelerini buluyor nedense.
Hatta bir keresinde şöyle diyordu M. Kemal Atatürk:
“George Washington, misal olarak bana ilham veren ve beni en derinden etkileyen zattır.”[10]
Kimdir George Washington?
Amerika Birleşik Devletler’in ilk başkanıdır ve aynı zamanda masondur.
***
Işte M. Kemal’in fikir hayatını etkileyen kişiler bunlar… Yani Islam ile alakası olmayan, hatta Islam düşmanlığı yapan insanlar.
Oysa biz, Müslümanların yolundan gitmek ile emrolunduk.
Fatiha Suresi’nin 6 ve 7′nci ayetlerini okuyalım:
“6 – Hidayet eyle bizi doğru yola,
7 – O kendilerine nimet verdiğin mutlu kimselerin yoluna; o gazaba uğramışların ve o sapmışların yoluna değil.”
Yedinci Ayet’te bildirilen ve “yolundan sakınmamız” için dua ettiğimiz “o gazaba uğramışlar” ve “o sapmışlar” kimlerdir..?
Elmalılı Hamdi Yazır tefsirine bakalım:
“Fâtiha’da `kendilerine gazab olunan kimselerden´ maksat ahd-i harici ile `yahudiler´, `sapıtmışlardan´ maksat da `hıristiyanlardır´, diye tefsir olunursa, (gayr) ve (lâ) ile ilk önce ve metin ile bunların `yolu olumsuz´ kılınmış ve dolayısıyla öncelikle (yani dâl bi’d-delâle: delaletiyle delalet edici) olarak da bütün diğer kâfirlerden sakınılmış olur.”[11]
O halde M. Kemal’in bu masonların, hıristiyanların, Islam düşmanlarının yolundan gitmesi yanlıştır… Dolayısıyla bizim M. Kemal’in yolundan gitmemiz de yanlış bir seçim olacaktır.
M. Kemal’in Türkiye Cumhuriyeti’nde kurduğu sistem; bu masonların, hıristiyanların ve Islam düşmanlarının fikirleridir… Yani “bizden olmayanların” müslüman olmayanların fikirleri…
Oysa müslümanlar; masonların, hıristiyanların ve Islam düşmanlarının arzu ve hevalarının mahsulü olan fikirlerinden oluşturulmuş bir sistemi değil, Allah’ın (celle celaluhu) öngördüğü bir sistemi tesis etmek zorundalar.
Şura Suresi
15 – “(Ey Rasûlüm) İşte bunun için insanları tevhide davet et ve sana emredildiği gibi dosdoğru ol. Onların hevalarına uyma ve de ki: ‘Ben Allah’ın kitaptan indirdiğine inandım ve bana aranızda adaleti gerçekleştirmem emredildi.(…)’ “
Eğer Atatürkçüler hala; “Yok, biz ATA’mızın izinden gittiği masonların, hıristiyanların, arzu ve hevalarının mahsulü olan fikirlerini, bizi Yaratanın emirlerine tercih ediyoruz” diyorlarsa, bu ayeti yazıyor ve hükmü Cenab-ı Hakk’a bırakıyorum:
Furkan Suresi
43 – “Gördün mü o hevâ (ve heves) ini Tanrı edinen kimseyi? Şimdi onun üzerine (Habibim) sen mi bekçi olacaksın?”
KAYNAKLAR:
[1] Sıddîqî, M. Z, Hadîs Edebiyatı Tarihi, tercüme eden: Yusuf Ziya Kavakçı, Istanbul 1966, sayfa 18-24.
[2] Mustafa Asım Köksal, Müsteşrık Caetani’nin Yazdığı Islam Tarihi’ndeki Isnad ve Iftiralara Reddiye, Diyanet, Ankara, 1961. (1986′da basılmış olanı da var).
[3] Köksal, M. Asım, Islâm Tarihi, Ankara 1966, cild 6, sayfa 66.
[4] Tevfik Fikret’in düşünsel yönden M. Kemal üzerindeki etkisi için bakınız: Şerafettin Turan, Atatürk’ün Düşünce Yapısını Etkileyen Olaylar, Düşünürler, Kitaplar, Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 1982, sayfa 6-8.
[5] Seyit Kemal Karaalioğlu, Atatürk: Hayatı, Ilkeleri, Devrimleri, Istanbul, 1984, sayfa 157, 158.
[6] Orhan Karavelli, Ölümünün Doksanıncı Yılında Tevfik Fikret ve Halûk Gerçeği, Pergamon Yayınları, Istanbul, 2005, sayfa 111.
[7] Mehmet Akif Ersoy, Safahat, Gonca Yayınevi, Istanbul 1987, sayfa 169.
[8] Burhan Bozgeyik, Meşhurların Son Anları, Türdav, İstanbul 1993, sayfa 322.
[9] Ziya Gökalp, Kemalizm ve Türkiye’de Korporatizm, Iletişim Yayınları, 1989, sayfa 119.
[10] Atatürk’ün Bütün Eserleri, cild 15, sayfa 19-24.
[11] Elmalılı Hamdi Yazır tefsiri, Hak Dini Kuran Dili, Fatiha Suresi, Ayet 7.
Yorumlar