Ana içeriğe atla

ATATÜRK MUSTAFA'DAN KURTULMAYA ÇALIŞMIŞTI

Atatürk 1935'te Dil bayramı vesilesiyle gönderdiği telgrafta imzasını Mustafa Kamal olarak atmıştı. Neden mi? Çünkü dilede özelleştirmenin zirveye çıktığı 1935'te Yusuf Ziya (Özer) ve Naim Hazım (Onat) Atatürk'ü Kemal adnın Arapça'dan Türkçe'ye geçtiği orjinal halinin Kamal olduğuna ikna etti. Bu konuyu ilk olarak Taraf'ın tarihçi yazarı Ayşe Hür gündeme getirdi. Bugün Emre Aköz de köşesinde bu konuya yer verdi.

Toplumsal Tarih dergisinin 204'üncü sayısı bu ay çıktı. Demek ki 17 yıldır yayınlanıyor. Bu süre içinde dergi herhalde ilk kez bu kadar çok yayın tarafından alıntılandı.

KAMAL DA NEREDEN ÇIKTI
Genellikle genç editörlerin çalıştığı internet haber siteleri tarihçi Mehmet Ö. Alkan'ın "Mustafa'dan Kamâl'a Atatürk'ün İsimleri" başlıklı makalesinin adeta üzerine atladılar. (Yanlış yazmadım, evet Kamâl ve ikinci 'a', şapkalı)

Haklılar çünkü çoğu, Atatürk'ün Kemal'den başka Kamâl diye bir başka adının daha olduğunu bilmiyordu. Evet, ilgilendiler ama bunu pek de inanmadan yaptılar: "Ne yani her yerde Kemal yazarken, bu ne idüğü belirsiz Kamâl da nereden çıktı?"

MAKALEYİ EKSANTRİK BULDULAR
Güvensizliğin bir sebebi de, "Atatürk, 1935'ten 1937'ye kadar, Kemal değil, Kamâl olarak yaşadı" iddiasının, Halil İnalcık ya da İlber Ortaylı gibi ekranlardan tanıdıkları bir tarihçi tarafından dile getirilmemesiydi.
Dolayısıyla Mehmet Ö. Alkan'ın makalesini biraz eksantrik buldular.
(İnalcık ile Ortaylı'nın ortak noktası, dağarcıklarındaki engin malzemeye rağmen, Kemalizm'e dokundurmaktan kaçınmalarıdır.)

ATATÜRK MUSTAFA'DAN KURTULMAYA ÇALIŞMIŞTI
Halbuki Atatürk soyadı ne kadar biricikse ve tabuysa, ondan önce gelen adları, bir o kadar değişkendir. "Mustafa", Hz. Muhammed'e gönderme yapan din çağrışımlı bir isimdir. Atatürk, dini siyasetine alet ettiği Kurtuluş Savaşı yılları hariç, bu addan kurtulmaya çalışmıştı.

HOCASININ TAKTIĞI İSİM: KEMAL
"Mustafa" aynı zamanda hiç tanımadığı küçük amcasının adıydı. Babası çocukken, salıncaktan düşürerek kardeşi Mustafa'nın ölmesine yol açmış ve onu ileride "Atatürk" olacak oğlunda yaşatmak istemişti.
"Kemal" herkesin bildiği gibi Mustafa adlı geometri hocasının taktığı isimdi. "Atatürk" tarafından benimsenmesine rağmen o isimde de "başkasının iradesi" vardır.

KAMÂL 1935'TE ORTAYA ÇIKMIŞTI
"Ordu, kale" anlamına geldiği, Kemal'in aksine Arapça olmadığı iddia edilen Kamâl ise ulusalcı Öz Türkçe akımının sonucu olarak 1935'te ortaya çıkmıştı.

RESMİ NÜFUS KAĞIDI VAR
("İddia" diyorum çünkü günümüz TDK Sözlüğü kelimeye böyle bir anlam vermediği gibi, Kamal (şapkasız) için "kusur" demekte!)
Kamâl'ı yabana atmayın. Atatürk'ün 'Kamâl'lı resmi nüfus kağıdı var. Ayrıca "Kamâlizm" diye kitaplar yazılmış o devirde.
Ben size, bizim yakın tarihimiz baştan sona uydurmadır, dememiş miydim?

KAYNAK:http://www.memleket.com.tr/ataturkun-isim-kararsizligi-85016h.htm



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur.

Vehbi Koc, Haim Nahum’un oğludur. Haim Nahum, Osmanlı Bankasından çaldığı paraları İsviçre’ye aktardı. Haim Nahum çaldığı paraların yarısını bir oğlu Bernar Nahum’a diğer yarısını da diğer oğlu Vehbi Koç’a verdi. Bernar Nahum ve Vehbi Koç o rtaklasa BEKO’yu kurdular. Vehbi Koç’un serveti, Osmanlı Parasıdır. ***** “Koç ve Doğramacı ailesini yakın izlemeye almak gerek.. Vehbi Koç kimdir? Bakarsınız ipin ucu Bandırma vapuruna kadar gider.. Bernard Nahum da çok önemli bir isim ve tabii Haim Nahum Efendi de öyle.. Koç deyince bugün akla Mustafa Koç, Rahmi Koç gelse de, aslında Koç ailesinin asıl önemli isimleri Kıraçlar. İnan Kıraç da damat..! Bu Hayim Nahum adı önemli.. Lozan’ın perde gerisindeki Siyonist o.. Türkiye’deki “Arap Düşmanı Kemalist Milliyetçilik”i n sponsoru da O. Daha sonra gitti Nasır’a danışman oldu, Arap Yahudilerini örgütledi ve Türk düşmanı Arap milliyetçiliğin in liderliğini üslendi..! Arap düşmanı Kemalist Türk milliyetçiliği fikrinin arkasında kimler vardı bakın bakal...

israil’in 2. cumhurbaşkanı Atatürk’ün hocası Şemsi Efendinin oğlu

SABETAY ve PAKRADUNİ’ ler   Selanikli'nin yakın dostları TSK’nın hazırladığı “Atatürk Köşesi”nde Mustafa Kemal Paşa’nın boyunun 1.74 olduğu yazıyor. Bugüne kadar 1.68 olduğu biliniyordu.. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunu açıklayarak tartışmalara son noktayı koydu. Genelkurmay Başkanlığı Atatürk’ün boyunun bilinenin aksine 1.68 değil, 1.74 olduğunu açıkladı. Atatürk’ün boyu 1.74 i ken, kilosu 74-76 arası, ayak numarasının da 42 olduğu açıklandı. Siz babasının adının Ali Rıza, annesinin adının Zübeyde olduğunu kabul etmeye devam edin ve tabii Selanik’te doğduğunu da! Resmi tarih iddiasını

Atatürk un SEVGILISI Fikriye nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi.

Hayatı gizemlerle dolu Fikriye’nin intihar etmediği, öldürüldüğü kanaati güçlendi. Yazar Fatih Bayhan tarafından yapılan çalışmada Fikriye’nin aynı zamanda Atatürk’ün imam nikâhlı eşi olduğu ve ondan çocuk aldırdığı iddia ediliyor.  Zübeyde, Makbule, Latife, Fikriye, Sabiha, Ülkü… Atatürk’ün kadınları. Anne, abla, eş, sevgili, evlatlık... Mustafa Kemal’in etrafındaki kadınların her biri ayrı bir araştırma konusu aslında. Latife Hanım ile Atatürk’ün ilişkisi sıradan bir karı-koca münasebeti değildi elbet. Gazi’nin etrafındaki kadınların çoğu güçlüydü şüphesiz. Ama Fikriye’nin durumu farklıydı. Mahzun, acılı, âşık, ihtiraslı, bir o kadar da çocuktu Fikriye. Zaten acılarla örülü hayatı da bunu gösteriyor. Fikriye yitik bir kadındı. Çünkü Atatürk’ün hayatının belki de en gizli kalan parçasıydı.  Atatürk ile Fikriye’nin ilişkisi nasıldı? Fikriye Köşk’te sıradan bir kadın mı yoksa Mustafa Kemal’in kalbindeki en derin yara mıydı? Fikriye intihar mı etti? Atatürk, Fikriye’ye d...