Ana içeriğe atla

Kayıtlar

EN ÇOK OKUNAN

Makale yazarları aranıyor

MAKALE YAZARLARI ARANIYOR Din, tarih ve kültür ile ilgili konularda bilgi sahibi iseniz siz de hemen makale yazmaya başlayabilirsiniz.     Evden yazarak kazanabilirsin  Ortalama 300 kelimelik makaleler şeklinde yürütülen çalışmalarımızda, makale yazma sınırı size ait. . Aradığımız en önemli özellik yazıların özgün ve kaliteli olması.  Tercihen üniversite öğrencileri öncelikli olsa da din, tarih, ve kültür ile ilgili konularda bilgisi olan ve öğrenmeyi seven kişiler de başvuruda bulunabilirler.       Makale yazarlığı için başvuran kişilerin; dil ve imla kurallarını iyi şekilde kullanıyor olması gerekir. İçi boş cümleler ile makaleleri dolduranlar ile çalışma yapılmayacaktır. Kopyala-yapıştır yazılar kesinlikle kabul edilmeyecektir. Makalelerin daha önce hiç bir yerde yayınlanmamış olması ve tamamen özgün cümleler ile yazılmış olması gerekmektedir.     Makale Yazarlığını Kimler yapabilir? Neler Gereklidir? Yazı yazmayı ...
En son yayınlar

CUMA NEDEN MÜBAREK GÜNDÜR ?

 “CUMA” NEDEN MÜBAREK CUMAYI ANLAMAK “Cuma”nın kelime anlamı toplanmak demektir. Biraraya gelmek, toplanmak, birleşmektir. Cuma gününün tüm Müslüman alemi için önemi daha büyük ve önemlidir. Çünkü o gün öğle vakti Cuma Namazı kılınır. Müslümanların yaptıkları bu toplu ibadet, o günü bayram günü değerine yükseltir. Toplu olarak selamlalaşılır, namaz kılınır, hutbeler dinlenir. Birbirine “sağlık, sıhhat, hayırlı iş, güzellik ve iyilik dolu niyetler” iletilir. İyilik ve güzellik havasında yaşanan Cuma Namazı her bakımdan hayırlıdır.   Bir hadisi şerifte şöye buyurulur:

ORHUN ABİDELERİ

ORHUN ABİDELERİ VE TÜRK MİLLETİNE VERDİĞİ ÖĞÜT              Orhun Abideleri (Yazıtları), Türk adının ve Türk milletinin ilk defa bahsi geçen, Türkçe dili ile taşlar üzerine yazılan metinlerdir.             Orhun Abideleri, Göktürk hükümdarı Bilge Kağan, kardeşi Kültigin ve Vezir Tonyukuk adına dikilmiş, dört yönlü taşlardır. Orhun Abideleri, Orhun Nehri yakınlarında olduğu için Orhun Abideleri denmiştir. Aslında Tonyukuk yazıtlarının Orhun nehrine çok yakın olduğu söylenemese de aynı dönemde ve aynı amaçlarla yapıldığı için aynı şekilde anılmışlardır. Aynı zamanda Göktürkler döneminde yazıldığı için Göktürk (Köktürk) Kitabeleri  olarak ta anılmaktadır. Bu yazıtlar 48. Enlem ve 107. Boylam arasında kalan bölgede yani bugünkü Moğolistan’da Baykal Gölü’nün güneyinde yer almaktadır.Bu yazıtlar Göktürklere ait 38 harfli Orhun Alfabesi ile yalın bir üslupla yazılmıştır....

Yılbaşı kutlamalarının İslam'da yeri yoktur

"Her sene "Milli Piyango" adı altında oynatılan “yasal kumar” ve yılbaşı kutlamaları hakkında konuşan vatandaşlar,, yılbaşı kutlamalarının İslam'da yeri olmadığını ve şans oyunlarının dinimizde haramdır". Kur’an-ı Kerim’de açıkça yasaklanan kumar, “Milli Piyango” adı altında, her sene özellikle de yılbaşı öncesi reklamı yapılarak ve kent merkezlerinde cadde ve kaldırımlara kurulan tezgâhlarda satılarak toplum harama teşvik ediliyor. 2019 yılına girmeye sayılı günler kala, değişik çevreler tarafından Hristiyan geleneği olarak kutlanan yılbaşı ve devlet eliyle oynatılan “Milli Piyango” ile ilgili İLKHA’ya konuşan Gaziantep’teki vatandaşlar, toplumun devlet eliyle kumara ve günaha teşvik edilmesinin kabul edilemez olduğunu söylediler. Müslüman halkın inanç ve değerleri ile uyuşmayan yeni yıl kutlamalarını, devlet eliyle oynatılan “Milli Piyango” ve diğer şans oyunlarını toplumu ifsat ettiğini ve günaha sürüklediğini belirten vatandaşlar, İslam dini ile alakası ol...

Zekat Nedir Zekat Bahsi

Zekat Bahsi Okuyalım İnşaALLAHcc Ve dahî, zekâtın farz olmasına delîl, Bekara sûresinin kırküçüncü ve yüzonuncu âyet-i kerîmeleridir.  Ve dahî, oniki kimseye zekât verilmesi câiz değildir:  Mecnûn olana, Meyyitin kefenine, Kâfire, Zenginlere, Usûl ve fürûuna, Zevcesine, Kölesine, Mükâtebesine, [Efendisine belirli bir mikdâr para vermekle âzâd olacak köle.] Müdebberesine, [Efendisi ölünce âzâd olacak köle.] Kadının, kocasına zekât vermesi ihtilâflı olup, esah olan vermemekdir.  Ve dahî bir kimseyi yabancı sanarak, evlâdı çıksa ve müslimân sanarak, kâfir çıksa, bunlara zekât verilmez ise de, bilmiyerek verilmiş olduğu takdîrde, -esah olan- iâde etmez. Zekâtı sekiz kimseye vermek lâzımdır: 

HADİSLERLE ŞABAN AYI 2016 - 1437

ŞABAN-I ŞERİF Bu sene (2016) 7 Mayıs Cumartesi’yi 8 Mayıs Pazar’a bağlayan gece Şaban Ayına girdik, inşa'Allah. Şaban-ı Şerif, hicri ayların sekizincisi ve mübarek üç ayların ikincisidir.  Şaban'ın kelime anlamı; çokça dallanıp budaklanarak büyüyüp gelişen demektir. Şaban ayında, İslam tarihi açısından önemli olaylar gerçekleşmiştir; hicretin ikinci yılında kıble Mescid-i Aksâ'dan Mescid-i Haram'a çevrilmiştir, Ramazan orucu farz kılınmıştır. Berat gecesinin bu ayın on beşinci gecesine isabet etmesi de Şaban ayına ayrı bir ulviyet kazandırmıştır.  Şaban ayının diğer aylardan üstünlüğü, Peygamber Efendimizin (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) diğer peygamberlere üstünlüğü gibidir.  Şaban-ı Şerif’i bu idrak ve şuur ile ihya edelim, inşaAllahu Rahman.

Peygamber Efendimiz (sav) hadisleri Hakkında Önemli Bilgi

1. Arz Konusu Hakkında Bilgi Kur'an-ı Kerim ve Sünnet’in aynı kaynağa dayandığı, ikisinin de vahiy olduğu Hz. Peygamber (asv)’in hata üzere devam etmeyeceği gibi hususları göz önünde bulundurduğumuzda, ikisinin de birbirine zıt olmayacağı hakikati ortaya çıkar. Bu sebeple Hz. Peygamber (asv)’e isnad edilen her şeyin Kur'an-ı Kerim’e uyup uymadığı meselesi gündeme gelmiştir. Bazıları, "Biz rivayet edilen hadislere bakarız, eğer Kur'an’a uygunsa alırız, değilse almayız." diyor ve bu iddialarına da hem Hz. Peygamber (a.s.v), hem de sahabe uygulamalarından deliller getiriyor.

Kur’ân Bize Yeter Deyip İbadeti Terkedenler

  Sözünü edeceğimiz kişiler Kur’ân’a iman eden ancak tuttukları yol ile İslâm’ın yaşanmasına, hayata mal olmasına bilmeden de olsa zarar veren bir kesim.  Her menfi hareketin arkasında bir ecnebi parmağı aramak herkesin hemen aklına gelen öncelikli şık.    Ama, sözünü edeceğimiz kimseler ecnebilere alet olmaktan çok, onları bilmeyerek sevindiren cinsten.    Şöyle ki, ülkemizde Kur’ân hakikatlerine gönülden bağlı, İslâm ahlâkını benimsemiş, ibadetlerini aksatmadan yerine getiren büyük bir gençlik kesimi var. Bunların sayılarının her geçen gün biraz daha artması, bütün düşmanlarımızı derinden düşündürüyor. Bu yıkıcı güçler,  gençliğin İslâm’la tanışmasına engel olmak için özellikle içkiyi, uyuşturucuyu, sefahati, her türlü ahlâk dışı yayınları sürekli teşvik ediyorlar.